havacılıkla olan alakamı şöle izah edeyim, çok teferruata gerek yok, bir kaç yıl bazı sivil havacılık şirlketlerinin özellikle afrika operasyonlarında çeşitli seviyelerde yöneticilik yaptım, bu süreçte sürekli yurtdışındaydım, emrimde onlarca pilot çalıştı, onlarca çeşit uçakta binlerce saat yolcu ve/veya director olarak uçtum diyeyim ve bitireyim. hasılı amcamım oğlu halamın kızı vs nin söylediklerinden daha fazla bilgi sahibiyim sektör hakkında...
ben iktidardakileri savunmak için yazmadım, zaten savunulacak bir yeri yok. mamafih özal'ın ANA uçağını aldığı dönemde yazılan çizileni bilmediğiniz/hatırlamadığınız için olsa gerek , uçağı sanki kendilerine almışlar, ceplerine koyup götüreceklermiş gibi yazmışsınız. bu doğru bir yaklaşım değildir. büyük bir ülke olma iddiasındaysanız eğer ona göre "şekil" yapmanız lazım. sonuçta alınan uçak en az yirmibeş yıl kullanılacağına göre her türlü stratejik üstünlüğe haiz olmasını beklemekte de bir beis görmüyorum. baştaki kim olursa olsun dışarıda ülkemizi temsil etmektedir, en iyisine layıktır.
sizin envanterlerinize görünmüyor olabilir, mamafih uçak bendeki kayıtlarda görülüyor. başbakanlığın hangi kanalla alım yaptığını bilmediğiniz de ortada... uçak airbus şirketinden THY alım kontejanından temin edildi. fabrikanın ürettiği uçakları gidip şak diye alamazsınız. üretim planı bellidir. yıllar önceden kaba tabirle sıraya girersiniz, opsiyonlu rakamınızı da bildirir ona göre alım planlarsınız. başbakanlık uçağında da bu olmuştur, uçak alınmak istenmiş, sıra uzun süreceği için daha önceden opsiyonlanmış THY kontejanından uçak alınmıştır. yani para THY ye ödetilmedi, sadece onun hakkı görünen sırada başbakanlığa bir uçak alınmıştır. THY ilerleyen yıllarda bu eksik adeti, başbakanlığın sırasıyla alacaktır ya da almayacaktır, bu THY idarecilerinin insiyatiedir.
uçağın gerek donanım, gerek yazılım olarak gereken şartları taşıması için belirli bir süreye ihtiyaç var, zira VIP donanımı fabrikadan çıkmıyor, siz oradan bir tür kabuk ya da baz donanım alıyor, sonra onu tefriş ettiriyorsunuz. uçak airbus a-330-243 prestige serisindendir. 1240 seri numaralı uçaktır. şu an F-WWKQ çağrı numarası ile yurtdışına kayıtlıdır.
uçağın resmi budur, arka gövdede çağrı adı ve seri görülebilir. henüz teslim alınmamıştır. gerekli donanım değişikliği yapıldıktan sonra teknik heyet eğer kabulunü yaparsa muhtemelen ülkemizde TC-TUR çağrı adıyla uçacaktır, zira sivil havacılık genel müdürlüğü bu çağrı adını ve başkalarını başbakanlık vs gibi kamu kurumlarına rezerve etmiştir. dolayısıyla halihazırda TC-TUR adlı bir uçak yoktur. olması kuvvetle muhtemeldir, ama şu an yoktur! aynı şekilde halihazırda üzerinde türk bayrağı , hava kuvvetleri yazıları vs olmasına rağmen HEİK ( havadan erken ikaz) , ingilizce adıyla AWACS diye bilinen uçaklarımız da resmi olarak yoktur.
buyrun buradan bakınız;kuyrukta amerikaya ait çağrı adını görürsünüz. oysaki bu uçaklardan iki tanesi amerikada yapıldı, dört tanesi ankarada akıncıda yapıldı ve yapılmaya devam ediyor. ama resmi olarak envanterde yoklar.
umarım bu envanter işinin bir tür dalavere olmadığını, sürecin tüm araçlar için bu şekilde işlediğini anlatabilmişimdir.
bir de, bizdeki tüm askeri uçakların kuyruk numaraları, bizim verdiğimiz numaralar değildir. örneğin f-16 larımızın kuyruklarında gördüğünüz 90-001 gibi rakamlar, uçağın yapımı için amerikan kongresinden izin çıkan mali yılın son iki rakamı ile, izin verilen kaçıncı uçak olduğunun yazılmasıyla oluşur. uçağın nerde üretildiği hiç önemli değildir, amerikan lisanslı ise bu böyledir.
detaylı sorunuz varsa yöneltin, keyifle yanıtlamaya çalışırım.
not: pratt&whitney motor üretir. askeri ve sivil uçaklar için onlarca değişik motorları vardır. ama silah üretmez. bana inanmıyorsanız bakınız firmanın web sitesi
https://www.pwc.ca/en/home
Yer imleri