süpersın gızem yıne
hanı ertelıyorduk ?? yaz boyunca duygularımızı
Printable View
süpersın gızem yıne
hanı ertelıyorduk ?? yaz boyunca duygularımızı
kendimizi tamamen bıraksak da, sımsıkı sarmalasak da herşey olacağına varır.. hayatta hiçbir zaman hiçbir şeye hak ettiği değerden fazlasını vermemek lazım.. tek önemli olan daima içten ve gerçek olmak.. lakin yalan söylemek, insan kandırmak, kalp kırmak çok çok kolay...
dilerim her birimiz, hayatlarımız boyunca hak ettiklerimizi yaşar ve yaşatırız... benim kadehim de sağlığımıza :)
i can fly
but i want his wings
i can shine even in the darkness
but i crave the light that he brings
revel in the songs that he sings
my angel gabriel
i can love
but i need his heart
i am strong even on my own
but him i never want to part
he's been there since the very start
my angel gabriel
my angel gabriel
bless the day he came to me
angel's wings carried him to me
heavenly
i can fly
but i want his wings
i can shine even in the darkness
but i crave the light that he brings
revel in the songs that he sings
my angel gabriel
my angel gabriel
My Immortal
I'm so tired of being here
Suppressed by all my childish fears
And if you have to leave
I wish that you would just leave
'Cause your presence still lingers here
And it won't leave me alone
These wounds won't seem to heal
This pain is just too real
There's just too much that time cannot erase
When you cried I'd wipe away all of your tears
When you'd scream I'd fight away all of your fears
And I held your hand through all of these years
But you still have
All of me
You used to captivate me
By your resonating life
Now I'm bound by the life you left behind
Your face it haunts
My once pleasant dreams
Your voice it chased away
All the sanity in me
These wounds won't seem to heal
This pain is just too real
There's just too much that time cannot erase
I've tried so hard to tell myself that you're gone
But though you're still me
I've been alone all along
ben bu başlığı okumuyorum artık bakmayın mesaj yazdığıma
Ben de tam bu başlıkta eksik birileri var diyordum :D:D:D
Güzel şiir, teşekkürler ;)
Süpersin Kadriye......
Ellerine, yüreğine sağlık...
kadrıye:notworth::X:clapping::clapping::clapping:
kontrol amaçlı baktım yaaaa :serenade::umut:
Allahım dağılıyorummm :S
Kadish'im bunları bizlerle paylaşman gerçekten mükemmel.. İnan çok çok etkileyici hepsi.. Ama bir dileğim var ki; umarım yazdıkların sende saklı kalan acıların bir parçası değildir.. Umarım canını yakan bişeyler yoktur o satırlarda..
Eğer varsa Allah korusun, söyle sahibini yığayım onu bi olur mu :boxin:
Giderayak işlerim var bitirilecek,
giderayak.
Ceylanı kurtardım avcının elinden
ama daha baygın yatar ayılamadı.
Kopardım portakalı dalından
ama kabuğu soyulamadı.
Oldum yıldızlarla haşır neşir
ama sayısı bir tamam sayılamadı.
Kuyudan çektim suyu
ama bardaklara konulamadı.
Güller dizildi tepsiye
ama taştan fincan oyulamadı.
Sevdalara doyulamadı.
Giderayak işlerim var bitirilecek,
giderayak.
(Alıntıdır)
Helal Emrahhhh!!!
ne cevherlerimiz varmış da haberimiz yokmuş... :)
Emrah abi gerçekten de süper, devamını da bekleriz ;)
yaw ne güzel yazılar var burda yaw... :)
paylaşan elleriniz dert görmesin ben de bi ara yazdıım bi yazıyı koyayım... :)
umarım bazen geliyorlar böyle ama genelde olmuyor
Bir şeyleri silerken o kadar dikkatli silmelisin ki silerken ne kağıt da iz bırakmalısın ne de kağıdı zedelemelisin... Ben karalamayı seçtim...
Yalnız karalamak da zor iş vesselam. Karalarken de kalemini öle kullanmalısın ki kağıda zarar vermemelisin. Kalemi hafifçe üzerinden geçmelisin sabırla ve uzun süre altındaki yazılan görülmeyene kadar üstünde geçeceksin, çünkü o kağıda verdiğin her zarar içine işleyecek ve sana acı verecek. Gel gör ki karaladığında sadece bir iz kalacak, kara bir iz ama bu iz emin ol kanayacak bir yaradan çok daha az acı verecektir sana, hatta gayet rahat bir şekilde onunla yaşamayı bile öğrenebilirsin emin ol...
Eminim diyeceksindir sen niye karalamayı seçtin. Silsem her şeyiyle silmiş olurdum bir iz kalmazdı. Ama karaladığın zaman açıp o kağıda baktığın zaman anlarsın ben bir şeyleri silmiştim, evet hatta hatırladım şu yüzden silmiştim ama bakınca alttaki ismi görmeyince emin ol unutuyorsun o ismi bir yerden sonra sadece niye sildiğin kalıyor aklında ve bunu hayatına bir ders olarak sokuyorsun. Kim olduğunu unutuyorsun bir yerden sonra ve o kişiyi tümüyle hayatından çıkarmış oluyorsun temiz bir şekilde arkasında "onu hatırlatacak" bir iz bırakmadan...
Ve yavaştan başlıyorsun öğrenmeye hayat yalnız da yaşanırı... Ana karnından çıktığında da yalnızdın bir karış toprağın altına girdiğinde yalnız olacaksın... Kimse gelip söylemesin bana hayat yalnız yaşanmaz. Gayet de yaşanır kendini soyutlayabilirsen. Belki çok mutlu olmazsın, ama emin ol dertlerinin çok büyük bir kısmını hatta eğer benim gibi bir insansan %100 ünü oluşturan farklı insanlardan kopmuş oluyorsun. Sadece düşüncelerin ve sen dolduruyorsun hayatını. Eminim bunu okurken ve bunu düşünürken çok zor gelecektir sana ama bu duyguları yaşamadığın sürece bunu yaşayacak kadar cesur hissedemiyorsun zaten kendini...
Biraz da beni buna itenlerden bahsedeyim o zaman sana. Dışardan bakınca beni tanıdığını düşünürsün ama içimi hiç bilmezsin. Senin tanıdığın ben duygusuz sadece gülen bir adam olarak tanırsın... Dilenci ona karşı yalvarırken onu hiçbir şekilde bakışlarıyla bile muhatap almayan beni görürsün... Ama bilmezsin içimde ben o dilencinin cebindeki paranın benden fazla olduğunu biliyorum birçok kez birçok tecrübeyle bunu gördüm... Senin tanıdığın ben en kötü durum karşısında bile soğukkanlılığını korur... Ama bilmezsin yine o sırada belki eklemlerimin değil ama içimin nasıl titrediğini. Senin bildiğin sadece o sırada soğukkanlı olduğumdur ama aslında bunun sadece seni yatıştırıp eğer akıyorsa gözyaşlarını silebilecek kadar ayakta durabilmek için kendime karşı bu kadar büyük bir oynadığımı bilmiyorsundur...
Ama bunları bilmediğin için de seni suçlayamam. Ne yapabilirim ki? Benim yapım böyle... Elimden bir şey gelmiyor artık bunu değiştirmek için bir şeyler yapamıyorum ama az da olsa senin anlamanı istiyorum benim de sorunlarım olabileceğini... Sen hiç gördün mü sorunsuz bir insan? Görmüş olamazsın. Çevrendeki nerdeyse her kızın dert ettiği alacak veya verecek bir kaç kilosu vardır. Erkeklere gelince de ya sevgiliyse ilgili sorunları onu anlayamamaktan kaynaklanan, eğer sevgilisi yoksa yalnızlıktan yakınan... Bunları sorun eden bu kadar çok insan varken bir de ben sokağa dertlerimle beraber çıkamıyorum... Bilmiyorum neden ama yapamıyorum bunu sanki yaşamımı başka insanların sorunlarını çözmek için yaşıyorum bilmiyorum niye... Keşke değiştirebilsem bu huyumu ama olmuyor. Çok denedim... Bir arkadaşım mutsuzken eğlenmeyi denedim, bir arkadaşımın karnının aç olduğunu bilirken bir şeyler yemeye çalıştım vs. ama olmuyor... Mutlaka bir yerde aklıma geliyor ve bütün keyfim kaçıyor...
Yazdıklarımı şöyle bir okudum da sana itenlerden bahsedecekken girmişim kendimi anlatmaya...
İtenlere gelince kafandan 16 yılını silebilir misin bana bunu söyle? Sanırım cevabın gayet net bir hayır. Ben bunu yapmak zorunda kaldım diyebilirim sana yaşamak için... Yaşamımdan asla çıkarmayı düşünemediğim iki kişiyi hayatımdan çıkarmak zorunda kaldım. Resmen kendimi buna mecbur ettim yaptığım hatalarla. Hayatımda o kişiler yokken yaşayamayacağımı düşünürdüm hep, ama kendime de ispatlamalıydım insanın yalnız yaşabileceğini yoksa yaşamazdım gerçekten. Midemde her sorunumda azan hatta kendime çok yüklendiğimde kanayan bir ülser yarası vardı ve bunun iyileşebilmesi için doktor bana seni kötüleştirecek duyguları atmalısın kafandan demişti. Bunu yapmak zorunda olduğuma da beni fazlasıyla inandırmıştı midemin acaba niye kanadığını sorduğumda:
- Tamam midemde ülserim var. Ben sigara da kullanan bir insanım kimi zaman da alkol kullanırım bunlar mıdır acaba sebep?
- İstersen günde 4 paket sigara iç günlük hiç içmiyorsan bir büyük rakıyı devir mideyi bu hale getiremezsin. Bunun tek sebebi içinde bulunduğun psikolojik durumdur. Bir an önce kafandaki sorunları bir kasaya koyup kapısını sağlam bir şekilde kilitleyip bir denize atsan senin için en iyisini yapmış olursun...
Aynen bu diyalog geçmişti doktorla bundan sonra da haliyle sorunları içime atamazdım bir şekilde dışarı atmalı ya da unutmalıydım her şeyi ben de en az acı verecek şekilde silmeyi seçtim. Denedim olabiliyormuş, insan yalnız yaşabiliyormuş...
Bunu sadece doktor söylediği için mi yaptım, hayır. Bunun yanında yorulmasın diye annemi yanımdan kovdum eve gönderdim ve ondan tek isteğim sabah gelirken bana telefonumu mp3 çalarımı getirmesiydi. Evet annem istediğim gibi sabah olduktan sonra bunları getirmişti ama ben karşılaşacağım manzarayı hiç tahmin etmiyordum... Telefonum acilde geçirdiğim 14 saat boyunca hiç çalmamıştı ve ardındaki 16 saatte ise sadece ise sadece bir kere çaldı. Hayatımda birkaç değişiklik yapmam gerektiğini fark ettim bir anda ve yaptığım ilk değişiklik yaklaşık 3 yıldır beraber olduğum ve o sırada hala sevdiğim sevgilimden ayrılmak oldu... Bunun üzerine yaptığım hatalardan dolayı 7 yıldır aramdan su sızmayan her türlü derdimizi birlikte paylaştığımız ve birbirimizi ikimiz dışında kimsenin anlayamayacağını düşündüğüm dostumla yollarımızı ayırdık. E şimdi sen söyle bu iki kişiden koptuktan sonra yalnız yaşayabilme duygusunu öğrenmen gerekmez miydi?
Evet öğrendim ve açıkçası şuanda bunu öğrendiğim için de fazlasıyla mutluyum ama hala birçok insana bunun yaşanabilir bir duygu olduğunu anlatamıyorum...
sürç-i lisan ettiysek affola...
yaşadıım kötü bi dönemin ufak bi özeti...
uleeeeeeyyynnnnnnnnnnnn
dağıtırım ben bu topiğiiiiiiiiiii:censoree::gun_band::shuriken: :gunsmilie: :boxin:
Eren ve Kadriye; haberiniz olsun sizi "şikayet et" butonu ile şikayet ettim.Suçunuz üyeleri dağıtmak :D:D:D
Yaw hele de şu ikinizin de son yazdıkları, diyecek kelime bulamadım. Süpersiniz....
:thumbup1::notworth:
Asik olursunuz o mukemmel biridir. Cok basarili, Cok yakisikli, Cok yetenekli, Cok enteresan, Cok guclu, Cok akilli, Cok durust, Cok merttir. Iyi giyinir, guzel konusur. Sizi en iyi o anlar, Sizi en cok o sever, Size en uygun odur. Dunyada boyle birinin varolduguna inanamazsiniz. Daha once tanimadiginiza yanarsiniz, Kimseyi yerine koyamazsiniz. Zaman gecer, ask biter. Bir bakarsiniz onun da ; ZAAFLARI, ZAYIFLIKLARI, BILMEDIKLERI, BECEREMEDIKLERI, EKSIK YANLARI, ANLAMADIKLARI, KORKULARI, YENILGILERI VARDIR. YANI KISACA INSANDIR.YIKILIRSINIZ, Nefret edersiniz, Pismanlik duyarsiniz, Hem kendinize, hem ona kizarsiniz, Gecip giden yillariniza yanarsiniz. OYSA O HEP AYNIDIR. HIC DEGISMEMISTIR. DEGISEN SIZDEKI AYNADIR. DEV AYNASI YERINI, HERKESI OLDUGU GIBI GOSTEREN NORMAL AYNAYA BIRAKMISTIR.
Eren öncelikle seni tebrik ediyorum. Yüreğine sağlık.
Kadriye sende son noktayı koymuşsun. Eline kalbime sağlık. Yazdıkların benim için çok doğru.. Ama keşke sonu böyle olmasaydı..:(
arkadaşlar valla süpersiniz ya duygularıma tercüman olmuşsunuz ahhhhhhh aşk hayattaki en güzel ve bi o kadar da acı veren bi duygu :((
Vuslat
Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar,
Ömrün bütün ikbalini vuslatta duyanlar,
Bir hazzı tükenmez gece sanmakla zamanı
Görmezler ufuklarda, şafak söktügü anı...
Gördükleri rü'ya ezeli bahçedir aşka;
Her mevsimi bir yaz ve esen rüzgarı başka.
Bülbülden o eğlencede feryad işitilmez;
Gül solmayı; mehtab, azalıp gitmeyi bilmez...
Gök kubbesi her lahza, bütün gözlere mavi...
Zenginler o cennette fakirlerle müsavi;
Sevdaları hülyalı havuzlarda serinler,
Sonsuz gibi, bir fıskiye ahengini dinler.
Bir ruh, o derin bahçede bir defa yaşarsa
Boynunda O'nun kolları, koynunda O varsa,
Dalmışsa O'nun saçlarının rayihasiyle,
Sevmekteki efsunu duyar her nefesiyle.
Yıldızları, boydan boya doğmuş gibi, varlık
Bir mucize halinde o gözlerdendir artık.
Kanmaz, en uzun buseye, öptükçe susuzdur
Zira, susatan zevk, o dudaklardaki tuzdur.
İnsan ne yaratmışsa yaratmıştır o tuzdan...
Bir sır gibidir azçok ilah olduğumuzdan.
Onlar ki bu güller tutuşan bahçededirler.
Bir gün nereden hangi tesadüfle gelirler?
Aşk, onları sevkettiği günlerde, kaderden
Rüzgar gibi bir şevk alır, oldukları yerden.
Geldikleri yol, ömrün ışıktan yoludur o!
Alemde bir akşam ne semavi koşudur o!
Dört atlı o gerdüne, gelirken dolu dizgin,
Sevmiş iki ruh ufku görürler daha engin,
Simaları her lahza parıldar bu zaferle;
Gök, her tarafından, donanır meş'alerle!
Bir uykuyu cananla beraber uyuyanlar,
Varlıkta bütün zevki o cennette duyanlar
Dünyayı unutmuş bulunurken o sularda,
-Zalim saat ihmal edilen vakti çalar da-
Bir an uyanırlarsa leziz uykulardan,
Baştanbaşa, her yer kesilir kapkara, zindan...
Bir faciadır böyle bir alemde uyanmak...
Günden güne, hicranla bunalmış gibi, yanmak...
Ey tali! Ölümden ne beterdir bu karanlık!
Ey aşk! O gönüller sana mal oldular artık!
Ey vuslat! O aşıkları efsununa ram et!
Ey tatlı ve ulvi gece! Yıllarca devam et!
Yahya Kemal BEYATLI
Son Liman
Çekilmez kahrimi çektin yillar boyu
Benimle agladin, benimle güldün
Kuru ekmegimdi
Fakir yatagimdi
Bitmez çilemdi benimle paylaştigin
Nice günler dert ortagimdin benim
Omuzlarina dayayip yorgun başimi
Az mi agladim hiçkira hiçkira
Az mi sildin seven ellerinle gözyaşimi
Kimi gün dostum oldun en vefali
Koşarak geldim sana
Teselliyi, umudu sende buldum
Doyulmaz aşimdin akşamlari
Bardagimda su, soframda ekmektin
Ve her sabah anasiydin çocuklarimin
Kollarin evimizin temeli
Saçlarin süpürgesiydi
Ben bu yere seninle vardim
Bu iyiligin, güzelligin son çizgisine
Kederleri sevinçleri seninle yaşadim
Seninle baktim bu çirkin dünyaya uzaktan
Sendin bütün firtinalarda
Sigindigim o tek liman
Sonsuz karanligimda tek işiktin
Sönmeyen ateşimdin karli daglarda
Çölümde fişkiran bir pinardin serin
Ne zaman yitirsem bütün umutlarimi
Bana hayatin kapilarin açardi ellerin
Sevenim benim, ak saçlim, küçük melegim
Sen benim can yoldaşim oldugun kadar
Kadinimsin, anamsin, bacimsin
Ver öpeyim vefali ellerini
Sen benim şerefimsin , inancimsin
Ümit Yaşar Oğuzcan
Sokak
Durmadan değişen bir kentte selvilerin
anılarıyla uğuldayan bir sokaktı
Yüksek ve külrengi yapıların tepesinde ikindi
sarı bir ışıkla vururdu pencerelerin donuk ve sessiz
krater gölcüklerine
Orada yaşlılar otururdu tozlu iğne yastıkları ve güz
sararmış martıların eğri yağmurlarıyla gelir tarardı
yüzlerinde unutulmuş sepya boşluğu
Karınlarına ölümün tohumlarını ekerdi aşağılarda
hafif bir lağım kokusuyla karışık kahve
ve anason çiçekleri satılan
küf rengi ırmakların sokağında ehliyetli kurbağalar
safa ********leri ve geçmiş kaçakçıları
Arada inatçı arnavutların
durmadan yenilediği kaldırımlardan
gülleri örselenmiş kadınlar geçerdi farkedilmeyi
bekleyen erken kararmış lidya gümüşleri genç kızlar
Kanlı bayrakların yelkeniyle arada
tersane işçilerinin kadırgaları geçerdi ilkyardıma doğru
Siren sesleri sivaslı kapıcıların granit belleğine
bulanık izler bırakırdı
Günlük işlerin bittiği saatlerde yani geceleri
sokak bir kerhane gibi işlerdi bahriye gediklileri
denizi ve ******ları aynı anda gören evlerin
duvarına arabesk bir savaşın tarihini yazarlardı: Aşk
Binliklerin mor jileti çalışırdı kapılarda titreyerek ve derin
bir yarıkla açarak feodal zamanın surlarını
sabahın eteklerine ulaşırdı
Oradan başıboş çocuklar çıkardı yaşamın çöpçüleri
doğulu çocuklar plastik ayakkapları ve kendi gövdelerindeki
ölü ana sıcaklığına sarılan kollarıyla
süpürürlerdi gecenin artıklarını
Solgun iğneleriyle ilk ışıkların dikerdi ağırbaşlı halk
kentin zarını yeniden ve gün
başlardı
Orada sevdim seni
Sokağı denize bağlayan geçitte orada
geceyi gökkuşağına bağlayan günlerin saçını hızla örerdi zaman
Sevecen sorgulu uysal yüreğin
bir çimen türküsüyle açardı soyağacının gizli bahçelerini
çılgın bir büyücüye, orada kan ırmağından
geleceğin şarabını çıkardım ve yanan günlerden altın
bir şiir çıkardım güzelliğinin kapalı yapraklarından
bozkır ortasında ırmak kuyu dibinde gökyüzü bir özgürlük
esintisi zindanlarin avlularindan
Unutma ben yokolunca değişince kent ve bir yoksulun
o günlerden
sana bağışladığı söz ülkesi yitip gidince
sonsuz ve isimsiz bir deniz kalacak bir de çamagacı
benim sularımla öpüşen.
Onat Kutlar
amiiiiiiiiiiiiiiiiiiin...inşallah bizde kumrular gibi oluruz birgün ...
Bora, Deniz; çok güldürdünüz beni akşam akşam yaw :D :D :D
Bora teşekkürler paylaşıma:)
bir gece gelmiyorum ne cevherler parıldıyor, ne cevherler... :)
Kadish'm; sana da yakışan budur zaten.. iyisiyle kötüsüyle ne yaşandıysa, bittiğine inandığın noktada imzanı atıp sahneyi terk etmek...
Dagored; benim şikayet et butonumla seninkini değiştirelim, anladın sen onu :)
Er-NnN; karalamak iyi değil gibi sanki, komple yırtıp atmak daha güzel olur..
Bora'm; gece gece patlatmışsın bombayı :) bir ömür boyu kumrular gibi inşallah... :)
ve topiğimi paylaşan diğer tüm dostlar hepiniz sağolun.. :)
@kadriyE
valla insanın yalnızlığının daha değerli olduğunu fark ettim hatta daha sonrasında yalnızlığımı terk edicek bi sewgili bulamadım zaten bi daha bunun farkına vardıktan sonra... :)
@galadriel
karalamak yerine silip atsaydım bi çok şeyi de unuturdum şuanda hatırlamıyorum kimin sözüydü ama insan unuttuğu zaman ölmüştür... :)
@dagored
valla istemeden oldu... :D
her şey yapılabilir
bir beyaz kağıtla
uçak örneğin uçurtma mesela
altına konabilir
bir ayağı ötekilerden kısa olduğu için
sallanan bir masanın
veya şiir yazılabilir
süresi ötekilerden kısa
bir ömür üzerine
bir beyaz kağıda
her şey yazılabilir
senin dışında
güzelliğine benzetme bulmak zor
sen iyisi mi sana benzemeye çalışan
her şeyden
bir gülden bir ilk bir sonbahardan sor
belki tabiattadır çaresi
senin bir çiçeğe bu kadar benzemenin
ve benim
bilinci nasırlı bir bahçıvan çaresizliğim
anlarım bitkiden filan ama anlatamam
toprağın güneşle konuşmasını
sana çok benzeyen bir çiçek yoluyla
sen bana ışık ver yeter
bende filiz çok
köklerim içimde gizlidir
gelen giden açan soran bere budak yok
bir şiir istersin
"içinde benzetmeler olan" kusura bakma sevgilim
heybemde sana benzeyecek kadar
güzel bir şey yok.
Uzun bir yoldan gelen
Tedariksiz katıksız bir yolcuyum
Yaralı yarasız sevdalardan geçtim
Koynumda bir beyaz kağıt boşluğu
Her seyı anlattım
Olan olmayan acıtan sancıtan
Bilsem ki sana varmak içindi
Bütün mola sancıları
Bütün stabilize arkadaşlıklar
Daha hızlı koşardım
Sever adım gelirdim
Gözlerinin mercan maviliğine
Sana bakmak
Suya bakmaktır
Sana bakmak
Bir mucizeyi anlamaktır
Sana sola bakmadan yürüdüğüm
yollar tanıktır
Aşk sorgusunda şahanem
Yalnız kelepçeler sanıktır
Ne yazsam olmuyor
Çünkü bilenler hatırlar
Hem yapılmış hem yapma çiçek satanlar
Bahçıvanlar değil tüccarlardır
Sen öyle göz
Sen öyle toprak ve güneş ortaklığı
Sen teninde cennet kayganlığı iken
Sana şiir yazmak ahmaklıktır
Bir tek söz kalır
Dişlerimin arasından
Ben sana gülüm derim
Gülün ömrü uzamaya başlar
Verdiğim bütün sözler
Sende kalsın isterim
Ben sana gülüm derim
Gül sana benzediği için ölümsüz
Yazdığım bütün şiirler
Sana başlayan bir kitap için önsöz
Sana bakmak
Bir beyaz kağıda bakmaktır
Her şey olmaya hazır
Sana bakmak
Suya bakmaktır
Gördüğün suretten utanmak
Sana bakmak
Bütün rastlantıları reddedip
Bir mucizeyi anlamaktır
Sana bakmak
Allah'a inanmaktır .
Yılmaz Erdoğan