Şimdi size bunun üstüne bir olay paylaşayım yakın zamanda olan;
Evim 9 Eylül Üniversitesi İlahiyat Fakültesi'ne çok yakın, İzmirli arkadaşlar biliyordur kampüsün yerini. Dolayısıyla bizim civarda özellikle son yıllarda inanılmaz bir "light home" yoğunluğu var. 18 yaşında, tüylerimden bıyık bırakacağım diye canı çıkan Anadolu gençleri, ben ve bilimum 8 10 tane mahalle arkadaşımdan koşarak uzaklaşan kapalı bayanlar. Bu evlerden bir taneside bir arkadaşımın üst katında.
Geçen akşam saat gece 12 civarı üst katta bir bağırış çağırış olunca apar topar yukarı çıkıyorlar ne oldu diye bakmak için, bu evdeki bayanlarda bir tanesi bilincini kaybetmiş ve titremeye başlamış. Arkadaşımın annesi hemen ambulans çağırıyor bu arada yardım için gelen arkadaşımı, erkek kardeşini ve babasını eve sokmuyor bu arkadaşlar. Hadi onuda anlarız komşu da olsan neticede evde bayanlar kalıyor ve insanlık hali ile ev o an uygun olmayabilir. Gelen ambulanstaki doktor ve sağlık memuru bu kızcağızı muayene ediyorlar ve sonuç? Kız açlıktan bayılmış! Diğer kızlarında tansiyonları düşmüş, bütün gün bir simit yemişler sadece.
Bu insanları alıyorsunuz ultrakoordine bir şekilde bu evlere yerleştiriyorsunuz. Garip gureba da evladım okuyor Allah razı olsun onlardan diye seviniyor. İnsanların yoksulluklarından nemalanıp kendinize adam yetiştiriyorsunuz. Ama onlarıda aç bırakıyorsunuz. Kızınıza 52.000 TL danışmanlık maaşı veriyorsunuz. Bakanınıza, " -çantamı getir" diyorsunuz. Bu dünya "Ecdadınıza" kalmış bir sorun bakalım o ecdadınıza. Elbet bir yerlerde hesaplaşacağız.
Yer imleri