3 sonuçtan 1 ile 3 arası

Konu: Gezgin Şehmuz İle Vezir Cambaz Ali

Hybrid View

önceki Mesaj önceki Mesaj   sonraki Mesaj sonraki Mesaj
  1. #1
    Serdar Yıldırım
    Serdar102 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    27/10/2021
    Mesajlar
    75
    Nereden
    Bursa
    Rengi
    Yok
    Edilen teşekkür: 4

    Standart Cevap: Gezgin Şehmuz İle Vezir Cambaz Ali

    ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ YÜKSEK VE İKİNCİL
    ÖZEL EĞİTİM BAKANLIĞI
    TAŞKENT DEVLET DOĞU ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ

    Yoshlarga ko‘rsatilayotgan g’amxo‘rlik, yaratilayotgan sharoitlar ularni
    puxta bilim egallab, har sohaning yetuk mutaxassisi bolib yetishishlari uchun
    zamin yaratadi. Ayniqsa, oliy o‘quv yurtlarining tubdan isloh qilinishi, o‘quv
    jarayonlarini jahon miqyosi darajasiga olib chiqilishi buning yaqqol misoli
    hisoblanadi. Shu o‘rinda yoshlarning bilim olishga bo‘lgan ishtiyoqlari, chet
    tillarini o‘rganishga bo‘lgan qiziqishlari tobora ortib bormoqda. Shu nuqtai
    nazardan qaraganda oliy o‘quv yurtlaridagi adabiyotlar bilan ta’minlanganlik
    darajasi ham doim e’tibor markazidadir. Garchi shunday ekan, soha
    mutaxassislarining o‘z fanlari doirasida darsliklar, o‘quv qo‘llanmalari yaratishi
    ayni muddaodir. Shu jihatdan qaraganda ushbu qo‘llanmaning ahamiyati kattadir. Ushbu o‘quv qo‘llanma turkologiya yo‘nalishida tahsil olayotgan 3- bosqich talabalarga mo‘ljallangan bo‘lib, mavzular dars soatlaridan kelib chiqqan holda taqsimlangan. O‘quv qo‘llanmadagi mavzular asosiy sharq tilining namunaviy hamda ishchi dasturlariga mos keladi.

    ( Gençlere gösterilen özen, onlar için yaratılan koşullar
    kapsamlı bilgi edinmek ve her alanda olgun uzmanlar olmak
    zemini oluşturur. Özellikle yüksek öğretimde radikal reform, eğitim
    süreçlerini dünya ölçeğine getirmek bunun açık bir örneğidir.
    Aynı zamanda gençlerin öğrenme isteği yabancıdır.
    Dil öğrenmeye ilgileri artıyor. Mesele bu
    yükseköğretimde literatüre erişim açısından
    seviyesi de her zaman odaktadır. Öyle olmasına rağmen, alan
    uzmanlar kendi alanlarında ders kitapları ve kılavuzlar oluşturur
    aynı terimdir. Bu bakımdan bu rehber çok önemlidir.
    Bu ders kitabı Türkoloji öğreniminin 3. aşamasıdır.
    Öğrenciler için, ders saatlerine dayalı konularla
    dağıtıldı. Ders kitabındaki konular temel Doğu dillerinden örneklerdir.
    ve çalışma programlarıyla uyumludur. )

    Çalışma Rehberi
    5120100 - Filoloji ve dil öğretimi

    Bu ders kitabında bulunan Serdar Yıldırım'ın yazdığı hikayeler şunlardır:

    Karagöz İle Hacivat: Parayı Kim Buldu? 46. Sayfadadır.
    Keloğlan Dağlar Padişahı 52 ve 53. Sayfadadır.

    https://arm.tdpushf.uz/kitoblar/fayl_2040_20211104.pdf

  2. #2
    Serdar Yıldırım
    Serdar102 - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    27/10/2021
    Mesajlar
    75
    Nereden
    Bursa
    Rengi
    Yok
    Edilen teşekkür: 4

    Standart

    **ÖZBEKİSTAN CUMHURİYETİ YÜKSEK VE İKİNCİL ÖZEL EĞİTİM BAKANLIĞI
    TAŞKENT DEVLET DOĞU ARAŞTIRMALARI ENSTİTÜSÜ**

    Gençlere gösterilen ilgi ve sağlanan imkânlar, onların sağlam bir eğitim alarak her alanda yetkin birer uzman olarak yetişmeleri için sağlam bir zemin oluşturur. Özellikle yükseköğretimin köklü bir şekilde reforme edilmesi ve eğitim süreçlerinin uluslararası standartlara ulaştırılması bunun en açık göstergesidir.

    Bu süreçte gençlerin öğrenme isteği ve yabancı dillere olan ilgisi giderek artmaktadır. Bu açıdan bakıldığında, üniversitelerdeki kaynak kitaplara erişim düzeyi her zaman dikkatle ele alınmaktadır. Bu nedenle alan uzmanlarının kendi disiplinlerinde ders kitapları ve eğitim materyalleri hazırlamaları oldukça önemlidir. Bu bağlamda elinizdeki bu kitap önemli bir yere sahiptir.

    **ÇALIŞMA REHBERİ
    5120100 – Filoloji ve Dil Öğretimi**

    Bu ders kitabında yer alan Serdar Yıldırım tarafından yazılmış hikâyeler şunlardır:

    * *Karagöz ile Hacivat: Parayı Kim Buldu?* (s. 258)
    * *Keloğlan Dağlar Padişahı* (s. 263)
    Kaynak: [Scribd Belgesi](https://www.scribd.com/document/7311...urslar-Uchun1)

    ---

    Yıllar önce bu hikâyeleri yazarken, bir gün yazdıklarımın dünyaya ulaşacağını hayal ederdim. “Bu hikâye nasıl son bulmalı? Böyle bir sona Fransız ya da Alman okuyucu inanır mı?” diye düşünürdüm. 38 yaşımda evlendim. Bir gün nişanlım Ayla ile Bursa'da Kültürpark’a gitmiştik. Orada fal bakan bir kadın, az bir ücret karşılığında falıma baktı. Küçük bir bez torbadan birkaç bozuk para, kemik parçası ve dal parçası çıkardı. Sonra da şöyle dedi:
    "Sen denizaşırı ülkelere gideceksin. İngiltere, Fransa, Amerika... Buralarda büyük bir ilgiyle karşılanacaksın."

    Fal bakan kadından ayrıldıktan sonra Ayla’ya şöyle dedim:
    “Bu kadın beni tanımıyor ama gözlerime dikkatle baktı ve geleceği okudu. Aslında yolculuk yapacak olan ben değilim, hikâyelerim olacak.”

    Nitekim bugün hikâyelerim Belçika, Romanya, Uygur Devleti, Pakistan Üniversiteleri ve Portekiz gibi ülkelerin sitelerinde ve forumlarında okunmaktadır.

    Bir dönem kısa metrajlı bir film senaryosu hazırlamıştım. Yaklaşık 15-16 dakika sürecekti. Film, bir ormanda başlıyordu; ben geri geri gidiyor, bir ağaca çarpıyor ve yere düşüyordum. Sonra ayağa kalkıp gecekondulara doğru yürüyordum. Amacım, yeni neslin bu mahallelerdeki yaşamı tanımasıydı. Fotoğraf stüdyosu olan biriyle anlaşmıştım. “Bu iş için size 100 milyon lira ödeyebilirim,” demiştim. O ise, “Para önemli değil, istediğiniz zaman gelirim,” demişti. Ancak o kişi taşınınca proje yarım kaldı. Eğer bu filmi çekebilseydim, Türkiye, Almanya, İngiltere ve Amerika’daki kısa film yarışmalarına katılacaktım.

    1996 yılında, bir ayakkabı tamircisi arkadaşla İstanbul’a gittim. Cağaloğlu’nda, yayınevlerinin yoğun olduğu semte... Akşamüstü İstanbul’a vardık, bir parkta sabahladık. Dosyalarımı yayınevlerine elden teslim ettim. Beğenenler de oldu, sinirlenenler de. Bir daha İstanbul’a gitmedim ama yazmayı da bırakmadım. Yıllar içinde, internet sayesinde hikâyelerimin yer aldığı 202 kitap buldum ve hepsini satın aldım. O gün o parkta, bir bankta sabahlarken tek amacım bir hikâyemin bir kitapta yayımlanmasıydı.

    2012 yılının sonlarında 112 yayınevine e-posta yoluyla başvurdum. 40’ar masal gönderdim ve “Bu masalları ben yazdım, kullanabilirsiniz,” dedim. 14 yayınevi benimle ilgilendi, 13’ünden yanıt geldi. Ancak hiçbiri masallarımı kitap olarak yayımlamaya yanaşmadı. Para talebinde dahi bulunmadım.

    Bir yayınevi editörü beni aradı. “Bu masalları siz mi yazdınız?” dedi. “Evet,” dedim. “Hangi okulu bitirdiniz?” diye sordu. “Lise mezunuyum,” dedim. “Hayır,” dedi. “Siz bu masalları yazamazsınız. Bu masalları yazan biri edebiyat öğretmenidir, üniversite hocasıdır. Sen kimsin ki böyle bir iddiada bulunuyorsun?” dedi ve telefonu kapattı.

Yer imleri

Yer imleri

Yetkileriniz

  • Konu Acma Yetkiniz Yok
  • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
  • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
  • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
  •  


Forumdaki tüm yazışmalardan üyelerin kendisi sorumludur. Çıkabilecek herhangi bir hukuki durumda, forum yönetimi yetkili merciilerin talepleri doğrultusunda, ilgili üye/üyelerin tüm erişim bilgilerini/kayıtlarını vermekle yükümlüdür. Yeni üye olanlar, maillerine gönderilen onay maillerini onayladıktan sonra, admin onayıyla üye olabilmektedirler. O nedenle üye olurken profil bilgilerinin özenli, doğru ve eksiksiz şekilde girilmesi son derece önemlidir. Üyeler; forumda geçirdikleri zaman zarfında forum kurallarına uymak zorundadırlar. Kurallara aykırı davrandığı tespit edilen üyeler hakkında haber vermeksizin işlem yapma hakkı forum yönetimine aittir. Forum kurallarını okumak için tıklayınız. Unutmayınız; bu ortamdaki özgürlüğünüz, başkalarının özgürlüğüyle sınırlıdır.
Reklam vermek, bilgi & iletişim için: admin@grandepuntotr.com



# Fiat Türkiye Kullanıcı Forumları Network #

www.fiattr.com   |    www.puntotr.com   |    www.grandepuntotr.com   |    www.puntoevotr.com   |    www.bravotr.com   |    www.lineatr.com   |    www.500tr.com   |    www.ottimotr.com   |    www.aegeatr.com