"Neden insanlar kapalı bir alandan yağmur yağan alana çıktığında kafalarını eğerler? Yağmura duyulan saygıdan mıdır, yoksa ondan tırstığımız için midir?"

Bu soru bana çocukken yaptığımız muzurluklardan birini hatırlattı. O zamanlar bu kadar çok araba yoktu, uzunca ve kalın bir ip alır yolun her iki tarafına geçerdik, yoldan araba geçerken yukarıya kaldırır şöförün altından geçerken kafasını eğmesini izlerdik bu duruma da çok gülerdik. Şöför de sonradan gülerdi. Acaba sonradan giderken ne düşünürdü "ulen bacak kadar çocuklara madara olduk" mu derdi.