Minibüsler ve şöförleri ülkemizin ve özellikle İstanbulumuzun bir gerçeği. Ne kadar kızsakta onlarsız yapamayız alternatif bir taşımacılık olmadığından yada yetersizliğinden. Küçücük bir araca 30-35 kişi bindirerek 16km lik bir yolu bir buçuk saatte alarak verdiğiniz 1,25 TL ile dayanılmaz zorluklara mücadele etmek zorunda kaldığınız bir platformdur. Minibüsler hayatımızın bir parçasıdır ve sanırımda öyle kalmaya devam edecektir.. Gelelim işin geyik kısmına ve yaklaşımlara
Boş ama tek şeritli bir yolda uzunca bir araç kuyruğu yaratmayı başarabilen kendine özgü tek insan modelidir. Nesilleri tükenmemesi için onlar korunmaya ve sevgiye muhtaçtırlar.
Standart 2 hız ile ilerler. Brincisi müşteri toplama sürecinde sabit ve değişmeyen 20km sürat, ikincisi ise kendisini geçme gafletinde bulunan meslektaşını yakalama gayreti ile ulaştığı 70km sürattır. Bu gibi durumlarda karşısına çıkan yayanın ölümsüz olduğuna inanırlar.
fal taşı gözlere yolun sağ tarafını kesen ve aynı tarafta gördüğü her insana korna çalan insan evladı. o da bi can...
deri montlu, sag el surekli vites degistirmekten geride durmakta, ağız alışkanklığı gece uyurken bile para isteyen, sabır taşı varlık.
sıkışık trafikte kestirmeden gitmeye çalışıp yolu bir 45 dakika daha uzatan, "müsait biyerde!" çağrısına yolun ortasında fren yaparak cevap veren, korna çalmayı artık bir tik haline getiren soforlerdir.
bir kısmının taşıdığı insanları ölümsüz sandığı güruh.
50 TL uzatıldığında bakışlarıyla küfür edebilen insanlardır.
dikiz aynasından hatunu kesmek, sürücülere küfür etmek, para üstü uzatmak ve aracı kullanmak gibi eylemleri aynı anda yapabilen becerikli bireylerdir.
5 kollu, iki beyinli, 6 gözlü insanlardır. aynı anda, para alır. para üstü verir. vites değiştirir. yolu izler. ışıkları kontrol eder. yolcu kapar
trafik kurallarını kendileri dışında olan tüm varlıklar için olduğunu sanan enteresan adamlar. kırmızıda durmaz, yeşilde geçmezler. kaldırılan bir el en soldan en sağa kimseyi sallamadan geçmeleri için yeterlidir.
Minibüsün dolduğuna hiçbir zaman inanmayan insan modeli.
ibrahim Tatlıses'in Yallah Şoför adlı şarkısını kendine resmi marş ilan etmiş, trafiğe dehşet saçmayı kendine bir görev olarak bilen, Yanında daima güçlü bi levye bulunduran Anadolu insanıdır.
trafikte diğer sürücülerle devamlı münakaşa içinde olan kişidir. ilginç deyişlere sahiptir. bir keresinde, yokuşta geri geri gelen sürücüye 'salak insan' diye bağırdığını duydum bi minibüs şöförünün.nerden bulurlar bu lafları bilinmez.
saat sabahın 5 inde, dışarıda insanı bırak, yaşayan canlı varlık yok iken, korna çalar
Minibüsün aynasından uzun süre önce binmiş olmalarına rağmen parayı halen uzatmayan yolculara mimikleriyle ölüm çekebilen Ferdi'ci, Müslüm'cü ve o yolun yolcusu fedailerindendir
insan hayatına cebinde taşıdığı bozukluklar kadar değer vermeyen, hepi topu 14-15 kişilik magiruslara 30 kişi tepeleme sığdırarak yaz sıcağında istanbul trafiğinde insanları bunalıma sokan, bir sefer halinde uyulması gereken tüm trafik kurallarına uymayan ve bunu şoförlüğün zanaatı sanan, hiç bir kurum veya kişilerce denetlenmeyen, 60 yaşındaki teyzeye de 12 yaşında çocuğu da aynı argo diliyle hitap eden, arabeks kültürünün muridi, tespih, altın künye, sigara üçlemesinin ikonu, yolcularına paso ayar kesen amma velakin minibüse binip yankesicilik yapan tayfaya gıkını çıkartamayan insanüstü insanlardır.
Şu iki cümleye göre programlanmışlardır ; "Arka tarafa yanaşalım"(genellikle arka taraf dolu iken söyler.) ve "ücret gönderemeyen bi zahmet..." .
uzun marlboro ve parlıament'ten başka hiçbir sigaranın fiyatını bilmeyen insanlardır. bakkalda bu iki sigara yoksa 5.75' e başka hangi sigara var diye sorup kırmızı davidoff alıp giderler. bunların içerisinde, arabadaki yada yolda yürüyen hatunları kesmemeleri halinde kaza yapacaklarını iddia edenleri mevcuttur. kendileri; araç kullanmak, para almak, para üstü vermek, inen binen yolcuları organize etmek, yanındaki arkadaşıyla sohbet etmek, cep telefonuyla konuşmak gibi onca işi bir arada yaparken öndeki araçta gayet insani bir şekilde çalan telefonunu cevaplayan sürücüye öfke kusarlar, toplumda statüleri olmamasına rağmen çok deli para kazanırlar. çevrelerinden dolayı kötü, özünde iyi insanlardır.
Yer imleri