Benim ilk düşünce Doblo ya da Kangoo almaktı. Otomotiv firmasında çalışan bir arkadaşım bana 2006 model çok güzel bir doblo buldum onu sana alalım dedi. Tamam dedim. O sıralarda benim kredi çekme durumlarım vardı. Şöyle böyle derken Doblo satıldı. Sonra dolaştım ettim. Kangoo buldum almadım. Yavaş yavaş aklım binek araçlara kaydı. Şuydu buydu derken Ford Fiesta buldum. Sonra aynı arkadaşıma sordum yokmu ya dedim hala güzel bir araba. Valla bir Grande Punto gelecek dedi. Bir bakalım. Araba güzelse ben GP yi beklerim dedim. 1 hafta bekledim. Tabi bu arada bulduğum fiestada satıldı. Hadi diyorum nerde araba. Sabret diyor. O GP lacivertti. Bir akşam arkadaşım aradı. Çık gel Punto geldi dedi. Ama bu kırmızı. Valla dedim tam gönlüme göre. Çokta temiz orjinal bir araç gel bak dedi. Gittim bir test sürüşü yaptım. Araba yıkamadaydı. Hemen yandaki tanıdık kaportacı ustaya filan gösterdim. : ) Sadece arka sağ çamurlukta ufak bir lokal boya var gerisinde hiç bişi yok dedi. Birde buna pasta cila atarız on numara olur dedi. Aldım getirdim evdekilere gösterdim. Onlarıda bindirip bir tur attık. Hepsinin içine sindi. Şimdi kapıda duruyor bizim Kırmızı