punto'nun farklı bir araba olduğunu... insanı kendine çektiğini... onu çok sevdiğinizi ve diğer kişiler de sevsin, tanısın diye çalıştığınızı....

örneğin 11 mart'ta ankara'da bir buluşma gerçekşeşeceğini... bu buluşmaya 45 kadar punto sahibinin arabasıyla katılacağını... henüz punto sahibi olmayan kiişlerin de aranızda olacağını, sizden bilgi alacaklarını... gerek punto'cular, gerek punto ve puntocu arasında bir köprü görevi gördüğünüzü.

bu köprünün daha güçlü olması için fiat'tan destek beklediğinizi...