Şehitler Ölüyor, Vatan Bölünüyor!
Bugün gelen ve yakın zamanda gelecek şehit haberleri (istemesekte) üzerine dur tahmin edeyim;
Devlet erkanı açıklama yapacak halk cenazelerde bağıracak;
"Terörü lanetliyoruz!"
"Terör hiç bir zaman emeline ulaşamayacaktır."
"Bıçak kemiğe dayandı."
"Gereken yapılacaktır."
"Şehitler ölmez, vatan bölünmez."
1.si terörü ben lanetlerim, benim arkadaşım lanetler ama belirli bir mevkide bulunan devlet adamları terörü lanetleyemez. Bizim seçtiklerimiz bizimle aynı söylemi yapamazlar onlar söylem değil eylem yapmak zorundadırlar. Terörü lanetliyoruz diyen Başbakan veya herhangi bir parti başkanı sadece boş konuşmaktadır. Oysa onun görevi konuşmak değil eylem yapmak fiili hareketlerde bulunmaktır.
2.si Doğrudur belki emellerine ulaşamayacaklar ama emellerine yakın noktalara geldikleri artık görülemiyor mu? 1990 ile 2000 veya 2000 ile 2012 arasında ne derece ilerleme kaydettikleri anlaşılamıyor mu? 2000 senesinde terör örgütünün partide milletvekili yokken bugün Türkiye sınırları içerisinde dağda bayırda teröristlerle öpüşen, koklaşan milletvekilleri var. Peki 10 sene sonrası? Emellerine ulaşamazlar buna katılırım ama emellerine teğet geçecek olan bir noktada olabilirler.
3.sü Bıçağın kemiğe dayanmadığı vakit mi var? Adamlar istediği zaman ateşkes ilan ediyor ve silahlar duruyor peki sonra ne oluyor? İncelendiği zaman her sözde ateşkesin ardından bir karakol baskını ve 10-12 şehit haberi. Ardından devlet erkanı çıkıyor ve halkına ya da koyunlarına sesleniyor. " Bıçak kemiğe dayandı!" biz zaten farkında değildik iyi oldu hatırlattıkları!
4.sü Gereken yapılacaktır. Hangi gereken? Adamlar karakola saldırdıktan sonra İncirlikten kalkan F16'ların dağı bayırı bombalaması gerekenin yapılması ise yapılmasın. Çünkü sadece dağ taş bombalanıyor ve bu ülkenin parası harcanıyor. Bir kesimin gazını almaksa bu açıklamalar çok yerinde olduğuna katılıyorum. Millet haberlerde F16 görünce devletin bir *** yaptığını sanıyor. Oysa git kandile dağa taşa salla ondan sonra da haber bültenlerine büyük manşet ver. Kandil yoğun ateş altında!
Gelelim son kısma;
Aradan 2-3 gün geçer. Kandildeki taşlar mermiye doymuştur artık ve icraatı halka duyurmak gerekmektedir. 10 terörist etkisiz hale getirildi, 25 terörist etkisiz hale getirildi veya geçtiğimiz 18 günlük şemdinli operasyonundaki gibi 150 terörist etkisiz hale getirildi. Tesadüfe bakalım hep tam sayılar. 5 terörist 15 terörist 35 terörist. Vay anasına adamlar ne sistemli öldürüyor veya ölüyor. Hiç 23 terörist etkisiz hale getirilmez mi? Veya 38...
Yeri geldiğinde terörist cenazelerinde olaylar çıkıyor. 150 terörist etkisiz hale getirildi haberinden sonra 4 terörist cenazesinde olaylar çıktı. Şimdi kim kimi kandırıyor 150 nerede? 146'sını ne yaptınız ailelerine vermeyip? Ya da halkı kandırmak için 3'ü 5'i 25 45 150'ye mi yuvarladınız diye sormak geçiyor aklımızdan...
Peki ya halk?
Ancak şehit cenazelerinde bağırılır. "Şehitler ölmez, vatan bölünmez!". Geçiniz efendim geçiniz, şehitler ölüyor vatan da bölünüyor! Ölen öldüğüyle kalıyor, ailesi perişan oluyor 3 gün sonra herkes unutuyor. Nefes filminde dediği gibi sadece 45 saniye haber oluyorsunuz ve sonrası bitiyor.
Ölen öldüğüyle kalıyor sonrası ise aynı film başa sarıyor.
Biz de askerliğimizi yaptık şehitlik kutsal bir makamdır ama şuanda yaşanan durum şehitlikten ziyade aptallıktır. Bu ülke için ölmek vatan savunması için kutsaldır ama vatan savunması mı var? Kimden neyi savunuyoruz? 2 gün önce 9, dün her ne kadar trafik kazası dense de 9, bugün 4 asker daha şehit oldu. Peki şehit olan bu 22 kişi için devlet ne yapacak? Veya bu ülkenin bütünlüğüne ne katkısı olacak 22 şehidin? Eğer devlet 22 kişiye karşılık 220 teröristin cesetlerini basına servis edemiyorsa gerçekten yazık oldu demekten başka bir şey gelmiyor aklıma...
Kısacası;
Şehitler ölüyor, vatan da bölünüyor...
Yazı şahsıma aittir: Ahmet Uzunçelebi
