Muhsin Yazıcıoğlu

Ruhun Şad, Mekanin Cennet Olsun REİS...

Muhsin Yazıcıoğlu, 1954 yılında Sivas'ın Sarkışla ilçesi Elmalı Köyü'nde bir çiftçi ailesinin oğlu olarak doğdu. İlk ve orta öğrenimini Şarkışla'da yaptı.

Yüksek öğrenimini yapmak üzere 1972'de Ankara'ya geldi. Üniversite tahsilini, Ankara Üniversitesi Veteriner Fakültesi'nde tamamladı.

1968'de cemiyet (dernek) çalışmalarına başladı. Şarkışla'da Genç Ülkücüler Hareketi'ne katıldı. Ankara'ya geldikten sonra ise, Ülkü Ocakları Genel Merkezi'nde görev yapmaya başladı. Sırasıyla; Ülkü Ocakları Genel Başkan Yardımcılığı ve Ülkü Ocakları Genel Başkanlığı yaptı. (1977-78).

1978'de faaliyete geçen Ülkücü Gençlik Derneği'nin kurucu Genel Başkanı oldu. 1980 yılına kadar MHP'de Genel Başkan Müşavirliği görevinde bulundu.

12 Eylül 1980'de yapılan askeri darbenin ardından, MHP ve Ülkücü Kuruluşlar Davası sanığı olarak cezaevine konuldu. 5,5 yılı hücrede olmak üzere 7,5 yıl Mamak Cezaevi'nde kalan Muhsin Yazıcıoğlu, 7,5 yıl cezaevinde kaldığı bu davadan herhangi bir ceza almadı.

Cezaevinden çıktıktan sonra, mağdur olmuş ülkücülere ve onların ailelerine yardim amacıyla kurulan Sosyal Güvenlik ve Eğitim Vakfı'nın başkanlığını yaptı.

1987'de arkadaşları ile birlikte MÇP'de siyasete girdi. MÇP'de Genel Sekreter Yardımcılığı görevinde bulundu.

1991 genel seçimlerinde üç partinin oluşturduğu ittifak bünyesinde, milletvekili adayı oldu. “O, inançlarınızı Meclis'e taşıyacak” sloganıyla, Sivas'tan milletvekili seçildi.

1992 yılı Temmuz ayında, “içinde bulunduğu partinin siyasi anlayışıyla uyuşamadığı için” bir grup arkadaşı ile birlikte MÇP'den ayrıldı. 29 Ocak 1993 tarihinde Büyük Birlik Partisi kuruldu ve bu partinin Genel Başkanlığına seçildi.

24 Aralık 1995'te yapılan erken genel seçimlerde ANAP-BBP ittifakından 20. Dönem Sivas milletvekili olarak, yeniden meclise girdi. 28.02.1996 tarihinde ANAP'tan istifa ederek, BBP'ye döndü.

26 Nisan 1998'de yapılan 3. Büyük Kurultay'da, 8 Ekim 2000 tarihinde yapılan 4. Büyük Kurultay'da, 2 Haziran 2002 tarihinde yapılan 1. Olağanüstü Büyük Kurultay'da,20 Temmuz 2003 tarihinde yapılan 5. Olağan Büyük Kurultay'da,30 Nisan 2006 tarihinde yapılan 6. Olağan Büyük Kurultay'da ve 15 Nisan 2007 2.Olağanüstü Büyük Kurultayda tekrar BBP Genel Başkanlığına seçilmiştir.

22 Temmuz Erken Genel seçimlerinde BBP'nin seçimi protesto etmesi sebebiyle partisinden istifa ederek Sivas'tan bağımsız milletvekili adayı olup 23. dönem milletvekilliğine seçilmiştir.Daha sonra BBP'ye katılarak TBMM'de Büyük Birlik Partisi Sivas Milletvekili olarak BBP'yi Meclis'te temsil etmiştir.19 Ağustos'ta yapılmış olan BBP'nin 3.Olağanüstü Büyük kurultayında tekrar Genel Başkan olmuştur.

Muhsin YAZICIOĞLU, evli ve iki çocuk babasıydı..
Bir dava adamıydı...
Vede RahmetLi TÜRKEŞİN SAĞ KOLUYDU!!!

Allah geride kalanlara baş sağlığı ve sabır versin :(

Allah rahmet eylesin :( çok talihsiz bir olay oldu.

Allah rahmet eylesın.gercekten cok uzucu bır olay.Allah gerıde kalanlara sabır versın...

Allah rahmet eylesin.Geride Kalanlara Sabır Versin.

3 gün oldu hala ulaşamadılar adama ya cesetleri de getiremediler zavallı insanlar ya ihmal kurbanı oldular kişiliğini çok sevdiğim bir insandı çocukluğumdan beri tanırdım oldukça derinden üzüldüm başımız saolsun.
Teknoloji çağında böyle bir skandal ancak 3.dünya ülkelerinde olur umarım artık bir önlem almalarının geretiğini anlarlar büyüklerimiz.

Allah rahmet eylesin, geride kalanlara sabır versin...

Allah rahmet eylesin. Türkiye'nin başı sagolsun,önemli bir değerini kaybetti

Allah rahmet eylesin, Türkiye gerçekten önemli bir değerini kaybetti milletimizin başı sağ olsun.

allah rahmet eylesin sıyaset yapıpda temiz kalmış ender ınsanlardandı

Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Türkiye teknoloji çağında, teknolojiden bu kadar yoksun olmanın cezasını Muhsin YAZICIOĞLU' na ödetmiş oldu bence. Çok yazık oldu.

Allah Gani Gani Rahmet Eylesin,

hele o muhabirin konuşmaları yok mu

herkesin ciğerini yaktı-kavurdu.

Hala bulunamadı bi umut var deniliyor fakat Ne yazıkki artık mucize...
Allah Tv de dönen şiirinde tarif ettiği gibi bir son verdi umarım şiirde bahsedilen güzellikte mekanı cennet olur...


Bir coşku var içimde bu gün kıpır kıpır

Uzak çok uzak bir yerleri özlüyorum

Gözlerim parke parke taş duvarlarda

Açılıyor hayal pencerelerim

Hafif bir rüzgar gibi süzülüyorum

Kekik kokulu koyaklardan aşarak

Güvercinler ülkesinde dolaşıyor

Bir çeşme başı arıyorum

Yarpuzlar arasında kendimi bırakıp

Mis gibi nane kokuları arasında

Ruhumu dinlemek istiyorum

Zikre dalmış her şey

Güne gülümserken papatyalar

Dualar gibi yükselir ümitlerim

Güneşle kol kola kırlarda koşarak

Siz peygamber çiçekleri toplarken

Ben çeşme başında uzanmak istiyorum

Huzur dolu içimde

Ben sonsuzluğu düşünüyorum

Ey sonsuzluğun sahibi, sana ulaşmak istiyorum

Durun kapanmayın pencerelerim

Güneşimi kapatmayın

Beton çok soğuk, üşüyorum...

Muhsin YAZICIOĞLU

Şiirden de anlaşıldığı gibi sanki öleceği yeri tarif eder gibi.. üşüyorum diyor...
Gönül Gözünün Nekadar açık ve temiz yürekli bi insan olduğunu o kadar çok hissettirdiki, her düşünceden insanlara
Allah Taksiratını Affetsin Mekanı cennet olsun...

ben anlamıyorum bir kanal bulundu diğeri bulunamadı,diğeri ise 4 ölü ,başka biri 5 ölü bu ne saçmalık yaaa :S

Olay yerinden canlı telefon bağlantısı yapıyor dün NTV

Soru: Helikopter ne durumda peki görebildiğiniz kadarı ile?

Cevap: "Ön tarafı dağılmış haşat olmuş,2 ceset gördüm yüzlerine bakılacak durumda değiller-tanınmıyorlar!!!

böyle habercilik olur mu yav?

suyunu çıkaran sorular saçmalıklar ...

daha neler neler ...

Demin tv'de aciklama yapildi, vefat etmis. Allah rahmet eylesin.

Bu kadar teknolojinin icinde, olaydan 2-3 gun sonra ulasilabilmesi, cidden insanin icine sindirmesi zor bir durum. Maalesef arama kurtarma konusunda cok cok gerilerdeyiz. 20 dakika telefon konusmasi yapiliyor, yer tespiti yapilamiyor. Bu kadar radar, sensor sistemleri varken, koca bir helikopterin konumu tespit edilemiyor. Olacak is degil cidden.

Bir iki sene evvel suphan daginda cumhuriyet uni'den arkadasimiz mahsur kalmisti. O ara biz de suphandaydik, 3900 mt de arkadasi bulduk, on kisi asagi indirdik. Ortovox ve pieps isminde sinyal veren bir sistem ile, elimizle koymus gibi bulduk. gps ile kolayca yonumuzu kaybetmeden asagi indirip, hastaneye kaldirdik. Bunlar gece karanliginda ve -20 derecelerde, yogun tipi altinda yaptik. -Ben 2 gundur koca bir ucak enkazinin bulunamamasina anlam veremiyorum cidden. Arama kurtarma konusunda bu eksiklerimizin acilen giderilmesi lazim. Ne zaman bir kaza, cig, deprem olsa, arama kurtarma konusunda hep sikintilar yasaniyor. Akut olay yerine gitmek uzere hazirlaniyor, Kayseri valisi aciklama yapip hastaneye kaldirdik diyor, akut bu haber uzerine yola cikmaktan vazgeciyor. saatler sonra tekrardan haber geliyor, onun uzerine yola cikiliyor. Isın bir diger yonu de, enkazi bulanlarin sivil savuna, akut, asker gibi profesyonel ekipler yerine koy korucularinin tamamen dogal duygularla, gelen mazot kokusuna yonelmeleriyle bulunmasi da ayri bir konu. Bu olaylardan ders cikartilip, zor iklim ve doga sartlarinda arama kurtarma konusunda birimler acilmasi ya da sivil savunma alt yapisi ve egitimlerinde iyilestirme yapilmasi gerekiyor diye dusunuyorum. Lite sinifina giren bir helikopterin, zorlu doga sartlarinin oldugu bir yerde ucurulmaya calisilmasi daha da ayri bir konu.

Merhumlara Allah'tan rahmen, geride kalanlara sabir diliyorum.

Allah rahmet eylesin, kalanlara sabır versin...

Hadisenin oluşu, kurtarma rezaleti, haber kirlilikleri ve canlı yayın skandallarıyla daha uzun yıllar konuşulacağa benzer...

Allah rahmet eylesin
Gerçekten çok talihsiz bir ölüm
Herzaman böyle insanlar,liderler yetişmiyor
Çok üzücü bir durum
Allah kalanlara uzun yaşam nasip etsin
Yakınları ve ailesine de sabır versin......

Bulunmamasının sebebi avea nın o bölgede 1 adet baz istasyonunu bulunması imiş . 1 adet baz ile yön tayini yapılamıyormuş gps gibi 3 uydu sinyali baz alarak yer tespiti yapabiliyor . burada en büyük sorun diğer operatörlerin anlaşma protokollerinin olmaması yani diğer hiç bir opertör ile baz anlaşması olmadığından her servis kendi sinyalini baz alıyor..

Allah rahmet eylesin...

Hemen her konuda olduğu gibi 112 acil servisinde de eksiğimizin olduğunu böylesine acı bir kaza ile öğrenmiş olduk. Umarım tekrarı yaşanmaz...

Allah rahmet eylesin yattıkları yer cenneti mekan olsun geride kalanlara allah sabır versin.

Allah rahmet eylesin. Büyük ihtimalle helikopterdeki diğer 4 kişi kaza anında ölmüştü, 1 kişi de telefon konuşmalarından anladığımız kadarıyla ölmek üzereydi (Erhan Bey). Ancak sadece bir kırığı olan, sapasağlam gazeteci donarak hayatını kaybetti, çok üzücü.

Allah Rahmet eylesin,Allah geride kalanlarına sabır versin

TV'lerde hep duyuyorum ama 'ceset' tabiri yerine 'vefat' yada 'cenaze' tabirlerini kullansak daha iyi olmaz mı ;)

Allah rahmet eylesin.Makamı cennet olur İnşallah.

Allah rahmet eylesin. Çok değerli bir insandı.

Helikopterde olan ve kazadan sonra acil servisi arayan muhabirin hala bulunamadıgı yaşama sansı oldugu söyleniyor.

Allah rahmet eylesin. Böyle değerler her zaman yetişmiyor mekanı cennet olsun.

allah rahmet eylesin tüekiyenin başı sagolsun

İHA muhabiri İsmail Güneş'in cesedi, helikopter enkazının 400 metre uzağında bir ağaç altında bulunmuş, ne yazık ki.

Hepsine Allah rahmet eylesin....