Falcı Kadın ( Düz Yazı-Şiir )

Yine Kendi çalışmam tabiki :) Can sıkıntısıyla kaleme alınmış beğeneceğinizi düşündüğm bir yazım.

Otur!!!
Otur dedi falcı kadın. Otur şöyle karşıma da anlat nedir bu içndeki kara bulut, nedir bu gözlerindeki nem çeşmesi.Neden harab edersin kendini evlat dedi buruşmuş elleriyle ellirimi ellerine alırken.
Sahi o kadar bellimiydi acım. Bu kadar dışıma mı vurmuştum sensizliği. Bu kadar yalansızmı akıyordu ilk defa göz yaşlarım. Oysa ki ne kadar da becerirdim acımı bastırmayı ardı arkasına espriler patlatmayı. Oysa şimdi ??? ne olmuştu da bu kadar zor gelmişti sensizlik. Neyi sindirememiştim. Gidişini mi yoksa giderken birkere bile ben gidiyorum demeyişini mi yoksa, yoksa sana benzeyen her yazıma kahkahalarla gülebileceğin ihtimalini düşündüğüm için mi ? Sinmiyor işte içime sindiremiyorum. Duvardaki asılı bir resimden farksızız. Bir araya gelebilmek için bir çiviye ihtiyaç duyuyoruz. çivisi çıkmış dünyaya inat.

Devam etti falcı kadın. sana 3 vakte kadar haber var.
Sahi yaşarmıydım o kadar 3 vakit koca koca 3 vakit. 3günün hesabını tutamazken sensizlikte. 3 hafta 3 ay 3 yıl 3 ömür. yaşarmıyım sence ? dokunduğum her yerde sen varken sevdiğim her şarkıda senin sesini duyuyorken ne kadar yaşardı bu ölü beden. Kendine çoktan bir mezar seçmişti aslın da dört tarafı dayalı döşeli denize sıfır baş ucunda ruhuna fatiha yazılı. 3 vakitsiz gidişin vardı 3 vakit haberim var şimdi.

3vakte kadar haberin var dedi. ve ekledi kadıncağız uzuncada bir yolun var.
Yol deyince hep sana gelişlerim gelir di aklıma. o kadar saati boşa sayıp uyuşan beynime seni sevdiğim telkiniyle katlandığım yolculuklar. Sen bir yoldun benim için yürü yürü bitmeyen. Yürüdükçe yeni bir harfini öğrendiğim yeni bir fırtınaya yakalandığım ve kurulanmak için saçakların da mola verdiğim. Şimdi ise yoldan bahsediyor kadın. Yollar sana çıkmıyor ki artık.

Ellerimi eline almış yaşlı kadın bir şeyler anlatırken anlattıklarını dinleyemez oldum bir süre sonra. Ellerindeki ince çizgilere takıldı gözlerim büyüdükçe büyüdü çizgiler. sonra uzun uzun patika yollara dönüştüler. el ele tutuşmuş çocuklar gibi şeniz senle.3 vakte kadar iyi haberimiz çoktan gelmiş bütün yollar sana çıkmış. Beyazlar içindesin sen hep. kardan farksız .

Bir anda kendime geldim borcum şu kadarmış. Sahi ne borcum vardı hayata da ansızın aldı seni benden. Ansızın ardından bakıp bir " tez gel" suyu dökmeme bile izin vermedi. Yalan gözlerin ardına yalan aşkları saklamışız, avuç içlerimize sahte tutuşlar. Ve ceplerimizdeymiş yalandan sevda sözcükleri. Ardımızdan geliyormuş meğer ayrılık mektupları. Nedir şimdi bu kulakları sağır eden sessizlik. Çok mu dar bu gezegen. yoksa biz mi çok ağır geldik.
Ne dersin. Sahtesi olmayan bir sevgili varmıdır...