yamtar valla kutluyprum seni abi ya mütiş valla....
Printable View
yamtar valla kutluyprum seni abi ya mütiş valla....
Bir asansörde yapabileceğiniz 50 Şey
Birisi asansöre girip çıkarken araba sesi çıkarın.
Burnunuzu kağıt mendile sümkürdükten sonra mendili sağınız
solunuzdakilere gösterin.
‘ Şimdi okullu olduk’ şarkısını ıslıkla soyleyin.
Traş olun.
Çantanızı veya cüzdanınızı açıp ‘Burada yeterince oksijen
var mı?’ diye söylenin.
Köşede arkanız dönük öylece durun ve asansör durduğunda da
inmeyin.
Birisinin üzerine eğilerek ‘Kimlik kontrolu’ deyin.
Tai Chi egzersizleri yapın.
Kendi katınıza geldiğinizde kapı neden açılmıyor diye
sinirlenip bağırın. Otomatik olarak açıldığında utanmış gibi yapın.
Yeni binenlerin suratına pişmiş kelle gibi sırıtarak
‘Çoraplarımı yeni değiştirdim’ deyin.
Binenlere vaaz verin.
Belirli aralıklarla miyavlayın.
‘Akasyalar açarken’ şarkısını mütemadiyen sözleri
değiştirmeksizin söyleyin.
Biri asansörden inerken alkışlayın.
Binenlerle dilinizi burnunuza değdirebileceğinize dair iddiaya
girin.
Geğirin ve sonrasında ‘Mmmm, çok lezzetliydi.’ deyin.
Midenizi tutun ve ‘Ögg, beni asansör tutar da’ deyin.
Binen her kişiye inmek istediğiniz katı söyleyin.
Yüzünüze maske takıp binin ve insanlarla o şekilde konuşun.
Asansör her katta duruşunda ‘Ding!’ sesi çıkarın.
Düğmelerin bulunduğu panelin önünde durun.
Yanınızda sandalyenizi de getirin.
Ağız armonikası çalın.
Steteskopla asansörün duvarlarını dinleyin.
Haydi hep birlikte şarkı söyleyelim deyin.
Sandviçinizden bir ısırık aldıktan sonra yanınızdakine
‘Biroz da sen almoz musun, mmm’ deyin.
Yanınıza akciğer rontgen filminizi alın ve kısa aralıklarla
öksürüp durun.
Veya rontgen gözlukleri takarak etrafınızdakileri şüpheli
gözlerle inceleyin.
Başpartmağınıza bakarak ‘Hımm, her geçen gün büyüyor’
deyin.
Yere tebeşirle bir kare çizin ve diğerlerine burasının size
özel olduğunu söyleyin.
Bir battaniye alıp sıkıca sarılın.
Birisi bir düğmeye bastığında patlama sesi çıkarın.
Asansör tümüyle sessizken yanınızdakine döüp ‘Çalan sizin
cep telefonunuz muydu?’ diye sorun
Diğerlerine bir yaranızı gösrerip, enfeksiyon olup olmadığı
konusunda görüşlerini sorun.
Bu ne işe yarıyor acaba diyerek, alarm düğmesine basın.
Şeytani bir ses tonuyla ‘Bugün kendime daha uygun bir vücut
bulmalıyım’ deyin.
Elinizdeki kutuyu kapının ortasına koyun.
Çevrenize bakınıp ‘Acaba kim osurdu?’ deyin.
Asansöre binen herkesin elini sıkıca sıkarak ‘Hoşgeldiniz’
deyin.
İnerlerken de sarılıp öperek ‘Güle güle’ deyin.
Binen her yolcuya onlar için istedikleri dügmeye basabileceginizi
söyleyin.
Gölge boksu yapın.
Ağzınızdaki sakızı alıp elinizle uzatıp durun.
Yolculardan birisine gözünüzü dikip bir süre baktıktan sonra
‘ Sen, sen de onlardan birisin’ diye bağırarak asansörün uzak noktasına kaçın.
Cımbızınızı çıkarıp aynaya bakarak kaşlarınızı alın.
Gene aynaya bakarak sivilcelerinizi sıkın.
Asansör her kattan ayrılışında ‘Yuppi! Atta gidiyoruz’ diye
bagırın.
Asansör kapısı önünde durun ve kapı kapandığında ‘Eyvah,
organım kapıya sıkıştı diye bağırın’
Asansördekilere asansörde sıkışıp kalan veya
asansörün aşağıya düşmesi sonucu ölen tanıdıklarınıza dair hikayeler anlatın.
Ağda yapın
https://img207.imageshack.us/img207/...edisi1xvy9.jpg
Zekeriya Beyazın kedisi :D :zuhaha:
eheheeh surata bak ya :) :)
süper :)
o ne süper yaaa permatik reklamı gibi
Bir otomobil firmasinin servis ve satış "showroom"una sarışın bir bayan müsteri gelerek "710'luk kapak" aradigini söyler...
Saticilar hemen oto yedek parça bölümünden birini oraya çagirirlar ve
kadinin talebini iletirler.
Herkes kadina ve birbirine saskinlikla bakar. Hiç kimsenin parçayi
tanimadigi, yüz ifadelerinden belli olur...
Kadin ise israrla bunun, arabasinin motorunun bir parçasi oldugunu, bir
sekilde kayboldugunu ve yenisinin gerektigini söyler...
Bu esnada uyanik bir satici kadina, yedek parçanin skeç resmini çizip ç
izemeyecegini sorar...
Sorunun çözülecegi
umuduna kapilan kadin hemen kagit kalem isteyerek takriben 8 cm
çapinda bir daire çizer ve içine de "710" yazar...
Islem sonuç verir...
Servis
elemanlari saclarini yolmak icin oradan uzaklasirlar...
YEDEK PARCANIN RESMI:
https://img215.imageshack.us/img215/...ukkapakxw3.jpg
:muha: Normaldir.
Yüzyılın gafları
Hani yıllardır rast geldiğimiz ya da duyduğumuz spor yazar ve yorumcularımızın ettiği kelamlar var. Tarihe geçen... Yıllar geçse de üstünden unutulmayan... İşte onlardan bir bölümü:
"Ağzınla kuş tutsan... Ne kuşu! Ejderha tutsan bunlara yaranamazsınız..." (Ahmet Çakar)
"İyi püskürtmüş!.." (Şansal Büyüka, hakeme tüküren oyuncu için)
"İkinci gol de Boer'un ayağının şeyinden oldu, üçüncü gol gene Boer'un şeyinden oldu..." (Turgay Şeren)
"Letonya'nın defansı kalas gibi, kessen iki oturma takımı bir masa yaparsın..." (Erman Toroğlu)
Muhabir kadın: (2 dakika röportaj yaptıktan sonra) Peki Rıza, ama kısa bir aramız var, ben seni bırakmıyorum...
Rıza Çalımbay: Bırakma
"Zago'nun kel kafasından kayan top hız kazanıyor..." (Show Radyo spikeri Gençlerbirliği-Beşiktaş maçını anlatıyor)
"Gooool!!! Durum 2-1 hatta 3-1..." (Juventus-Udinese maçında TV8 spikeri, Juventus'un 3. golünü aktarıyor)
2001'de oynanan Galatasaray-Vllaznia Şampiyonlar Ligi 2. ön eleme turu ilk maçı. Maç Kanal D'den yayınlanıyor ve İlker Yasin şakıyor: "Ah Arif, orda döndün mü vuracaksın taaak", "Ümit Karan, boyu 1.81 olmasına rağmen taymingi iyi, iyi vuruşuyor toplarla..."
"Yediğimiz golü önceden çalışmıştık!.." (Zamanın Samsunspor Teknik Direktörü Erdoğan Arıca, Galatasaray maçı sonrasında)
"Şu anda bas bas bağıran bir Sabri var, çok fena basmışlar, inşallah önemli bir şeyi yoktur..." (Fatih Terim Olympiakos maçı sonrasında)
"Tenceren dibin kara, seninki senden kara..." (Tanju Çolak)
"Futbolda uğur yoktur. Akıllıysan, güçlüysen, kuvvetliysen, en önemlisi zekiysen bir adım öne çıkarsın. Uğur mu? Var. Show TV'de Maraton programında. Olan bir şeyi ileri geri oynatırsın..." (Erman Toroğlu, gazete yazısında)
Satılık kondisyon!
Muhabirler: Elazığspor'un kondisyonu yok
Elazığspor Başkanı Baki Aydın: Alırız!
"Baba, ama Noel Baba gibi her lafa giriyorsun!.." (Ziya Şengül, Ahmet Çakar'a)
"Evet Sayın seyirciler elin zencisi, elin Arap'ı hat-trick yapıyor, bizim Hakan'ımız, bizim Oktay'ımız uyuyor!" (Belçika-Türkiye maçında Oliviera hat-trick yapıyor, İlker Yasin sinirleniyor)
İsmet Badem: Sizin gibi güzel bayanları salonlarda görmekten çok mutlu oluyorum. Basketbola bu ilgi nereden?
Kız: Ben Efes kızlarından biriyim zaten.
İB: Aaa öyle mi? Çıplak değilsin ya tanıyamadım.
Murat Murathanoğlu: Ya İsmet bi de sana bu iş için para veriyorlar değil mi?
"Bakın mesele laf sokmaksa benden iyi kimse iyi laf sokamaz. Başlayayım mı laf sokmaya?" (Ahmet Çakar, programın başından beri kendisine laf sokan Ziya Şengül'e)
Ahmet Çakar: Bugüne kadar Fatih Terim'in yönetimi sırasında 20'ye yakın yabancı alınmış...
Güntekin Onay: Tam sayısı 22...
Ahmet Çakar: Global konuşuyorum ben.
Erman Toroğlu: Şimdi hocam yan hakem napıyo, Tommiks falan mı okuyor?
Şansal Büyüka: Aman hocam ya, ben de okuyorum!
"Ahmed Hassan saklıyor topu, saklambaç oynuyor, toplu saklambaç!.." (Sabri Ugan)
Erman Toroğlu: Türkiye'de 3 büyük takım var: 1)Beşiktas, 2)Galatasaray, 3)Beşiktas... Anladın mı Şansal?
Şansal Büyüka: Tamam hocam da pozisyona bi göz atsaydık hiç olmazsa...
"Hasan Şaş söyle eliyle 'Allah belanı versin hocam' gibilerinden bir hareket yaptı..." (Süper FM'de Galatasaray-Fenerbahçe maçı spikeri)
"Hiçbir Beşiktaşlı yönetici maymun değildir, Beşiktaş Başkanı da hayvan terbiyecisi değildir, Beşiktaş Yönetim Kurulu da hayvanat bahçesi değildir!.." (Ahmet Çakar, istifa eden Beşiktaşlı yöneticinin "Yönetim kurulunda maymun gibiydik!" sözünü değerlendiriyor)
"Karpuz yata yata büyür, futbolcu oynaya oynaya oynar..." (Erman Toroğlu)
Nerden baksan 10 gün sürer...
"Dünden bugüne bir günde gelinmez..." (Hıncal Uluç'un Beşiktaş'ın değişen oyun tekniği ile ilgili muhteşem yorumu)
"İlhan'ın henüz iki 45 dakika, yani bir 90 dakika çıkaracak gücü yok..." (Ahmet Çakar)
"Ronaldo ile İbrahim Toraman bu takımın emniyet sibobu..." (Kazım Kanat)
"Gollerimizi Hagi ile Arif attı sayın seyirciler. Bu tablo bana büyük Türk ecisi Hacı Arif Bey'i hatırlatıyor nedense..." (Ümit Aktan, Grasshoppers-Galatasaray maçında)
"Amokachi mal varlığını içine soktu." (Ümit Aktan, Kocaeli-Beşiktaş maçında Amokachi altın zincirini formasının içine sokunca...)
"Bu... Bu... Bu gol katliamı, başka bir şey değil..." (Rangers-Fenerbahçe maçında Fener'in kaçırdığı bir pozisyondan sonra Ziya Şengül)
"Bu golü Schmeichel değil, dünyanın bütün Michaelleri gelse kurtaramazdı..." (Ümit Aktan)
"rpool kalemize akın akın geliyor. Yüreğimiz ağzımıza gelmekten, ağzımızda yer kalmadı sevgili seyirciler!.." (Ertem Şener, rpool-GS maçını anlatıyor)
"Hagi yine yokluyor kaleyi. 'Ümit, Hasan ve Jardel'den sonra Casillas'a bir ampul de ben takacağım' diyor. İspanya'da da varız Real Madrid! Madrid'de de varız, orada da takarız". (2000-2001 Şampiyonlar Ligi Real Madrid-Galatasaray çeyrek final maçı. Maç 2-0'dan 3-2'ye dönüyor, Ümit Aktan radyodan bildiriyor.)
"Mustafa hoca hangi kanalda karşıma çıkmak istiyorsa, BBC, Rai Uno, Rai Tre..." (Ahmet Çakar)
Burasi Turkiye;
Olayın kahramanları, iki üniversite öğrencisi. Koyu geyik muhabbetinin
döndüğü akşamlardan birinde, bu iki kafadar bir iddiaya girer.
Delikanlılardan biri, odanın tavanında asılı olan ampulü kendi ağzına
tamamen sığdırabileceğini iddia eder. Evet yanlış okumadınız, bildiğiniz
100 mumluk ampulü. Ve sığdırır da. Ancak bir sorun vardır. Ampulü ağzından
geri çıkaramamaktadır. Öbür arkadaşı hayret eder, o da evdeki başka bir
ampulü ağzına sokar ve tabi ki o da çıkaramaz. Bu iki kafadar hastanenin
yolunu tutmaya karar verir. Ağızlarında ampul olduğu halde bir taksiye
atlarlar. Konuşma zorluğu çekerek güç bela taksiciye dertlerini
anlatırlar. Taksici bir taraftan gülme krizi geçirirken bir taraftan da
"nasıl olur abi ya, uğraşsanız çıkar, bir asılın şöyle, şaka mi
yapıyonuz ?" diye söylenmektedir. Neyse akşamın bir yarısında acile
gelirler. Taksiciyle ayrılırlar, doktorlar çocukları beklemeleri için bir
odaya alır. Veeee aradan 15 dakika geçmeden taksici kapıda görünür,
ağzında ampulle. Amcam çocuklara inanmamış, açık olan bir marketten ampul
almış ve denemiştir !!
bir telefoncuya giren çocuk nakia 3310'ları incelemektedir.
gülen bir yüzle onu izleyen kasiyere döner ve sorar:
-abi bunun şarjı bi hafta gider mi?
-sırtında bi aküyle dolaşırsan gider
-----------------------------------------------------------
bir toplantıda bir genç mehmet akif'i küçük düşürmek için sorar;
-affedersiniz, siz veteriner misiniz?
mehmet akif'in cevabı;
-evet, bir yeriniz mi ağrıyordu ?
-----------------------------------------------------------
kulaklarının büyüklüğü ile ünlü galileo'ye hasımlarından biri:
- "efendim", demiş.
"kulaklarınız, bir insan için biraz büyük değil mi?"
galileo:
- "doğru", demiş. "benim kulaklarım bir insan için biraz büyük ama,
seninkiler bir eşek için fazla küçük sayılmaz mı?"
-----------------------------------------------------------
nasreddin hocaya , timurun "seninle bir eşşek arasında ne kadar fark var"
sorusuna hocanın "benimle bir eşşek arasında iki arşın fark var"
demesi.(o esnada hoca ile timurun arasında iki arşın boyu uzaklık
olmaktadır)
-----------------------------------------------------------
muhabir: müslüm bey, hakan taşıyan için arabeskin yeni peygamberi
diyorlar.
ne diyorsunuz?
müslüm gürses: ben öyle bir peygamber gönderdiğimi hatırlamıyorum.
------------------------------------------------------------
bernard shaw ve soylu bir hanimefendi arasındaki bi konuşma
- hanımefendi bin sterline benimle yatarmısınız?
- önerinizi düşüneceğim.
- pekiii bir sterline benimle yatar mısınız?
- siz beni ne sanıyorsunuz???
- madam, sizin ne oldugunuz zaten saptanmış durumda. iş pazarlığa
kaldı.
------------------------------------------------------------
(Bu süper işte)
kral tv de vj konu açmıştır benim için nelerinizi feda edersiniz diye
arayanlar soyluyor evimi, arabamı, herşeyimi...vatandaşın biride çıkar
-ben 200 milyon veririm!!
kadın donakalır nası yani?
-sen etsen etsen 50 kilo edersin,kaşarın kilosuda 4 milyon 4x50:200 eheheh
hoca sınıfa girer, öğrenciler ayağa kalkar selam verir otururlar.
hoca birden dellenir:
hoca : "ben size oturun demedim ki hebele hübele"
eleman: "kalkın da dememiştiniz"
hoca : "...fatal error..."
-----------------------------------------------------------
[ Sansür ] pizzacı kızın telefonda belkide ilk aldığı pizza siparişi:
pizacı kız:buyrun efendim xyz pizza
eleman:3 tane parça pizza adres: xqw
pizzacı kız:efendim 3 parça pizza gönderemiyoruz en az 5 parça olmalı
eleman: ee iyi o zaman sen o 3'ü 5'e böl öyle gönder...
------------------------------------------------------------
hülya avşar: "hiç aynaya baktın mı? sen de popstar hali var mı?"
ajdar: "aynaya değil ama size bakınca kendimi bayağı star gibi hissediyorum
--------------------------------------------------------------
ismail dümbüllü sahnedeyken izleyicilerden biri sahneye hıyar atar.dümbüllü hıyarı eline alıp "biri kartvizitini yollamış" der.
------------------------------------------------------------------
ingiliz lordu Atatürk'ün daveti üzerine istanbul'a gelir.ingiliz lordu şerefine verilen yemekte servis yapan türk elindeki tepsiyi devirir.herkes büyük bi şaşkınlık içinde kalmıştır ve atatürk'ün ne tepki vereceği beklenirken, atatürk ingiliz lorduna dönerek:
"HALKIM HERŞEYİ BECERİYOR DA Bİ TEK UŞAKLIĞI BECEREMİYOR".
KARISTIRMADIN KI
Iki deli havuzun basinda oturuyorlarmis.Biri kalkip havuza seker atmis.Havuzdan bir
yudum almis ve tükürmüs.Arkadasina:
-Havuza seker attim ama tatli olmadi..
Arkadasi:
-Karistirmadinki salak!
PROVA
Iki deli birgün deliler hastanesinden kaçmislar.Kimse bu delileri bulamamislar.Doktorlar
ümitlerini kestikleri an deliler çika gelmis.Doktorlar hayretle niye geldiniz demis:
Deliler"Yarin kaçacagizda, onun provasini yaptik.
ARITMETIK DELI
Delinin biri yolun kenarindaki uçurumda durmus asagiya bakarak "13, 13, 13...."
diye soyleniyormus. Oradan gecen biri, delinin ne yaptigini merak etmis, yanasarak
" ne yapi...." diyemeden deli onu birden uçurumdan asagiya ativermis ve devam etmis
"14, 14, 14......"
DUYMAMIS
Delinin teki timarhanenin bahçesinde yürürken bakmis baska bir deli agacin altinda oturmus
kahkahalr atiyor...hemen yanina kosmus..ve sormus "hey sen neye gülüyorsum öyle?", öbür
deli "hiç ben hep kendi kendime fikra anlatirim ama bu seferki ni duymamistim"
BOGALARDAN HOSLANIYORÖgretmen sinifa geç gelen ögrenciye:-neden geç geldin oglum* der
-bizim inegi damizlik bogaya götürdüm hocam. der çocuk
-o isi baban yapamazmiy di? diye sorunca ögretmen, çocuk gülerek
-belki yapabilirdi hocam ama bizim inek bogalardan daha çok hoslaniyor..
ÖNCE KAÇANLAR
Bir akil hastanesinde iki deliyi çikartmak zorundalarmis.Bir test yapalim demisler.Iki
deliyi teste tabi tutmuslar.Adamlarin önüne bir kavanoz böcek ile zeytin koymuslar`` buyrun
beyler yiyin``demisler bir tanesi hemen zeytine saldirmis.
Öbürü hemen önünü kesmis ve demiski``önce kaçanlari yiyelim sonra duranlari yeriz``demis
FAYDASI
Saglik dersinde ögretmen bir ögrenciye sordu :
- Söyle bakalim, bebeklerde anne sütü neden inek sütünden daha faydalidir ?
Ögrenci kendinden emin bir sekilde cevap verdi,
- Daha lezzetlidir, eksimez, pasta yapiminda ve baska amaçlarla kullanilamaz, bebege
özeldir, ambalaji nefistir.
ERIYOR ISTE
Deli , kahveye girdiginde soluk solugaydi.Bos bir masaya oturup ocaga seslendi;
- Bana bir çay !
çay geldi , sekerleri atip karistirdi.Garsonadan yine seker istedi. Onlari da atip
karistirdi,yeniden istedi.Garson;
- Sekiz seker koydun çaya ,dedi saskin saskin,
- Koydum ama , iste görüyürsun, hepsi eriyor
TEK BASINA
Okula yeni gelen ögretmen ilk dersinde ögrencilere ilginç bir çagrida bulunmus:
"Kendini geri zekali hisseden varsa ayaga kalksin..."
Sinifta çit yok. Nihayet biri kalkmis:
"Sen kendini geri zekali mi hissediyorsun?"
"Hayir", demis çocuk, "ama sizin tek basina ayakta kalmaniza gönlüm razi olmadi da…"
AÇMADIM KI
Akil hastanesinde koguslari gezen
bashekim,bir delinin oturmus,birseyler yazdigini gördü:
-Kolay gelsin ne yaziyorsun?
-Mektup yaziyorum efendim.
-Yaaa..Kime yaziyorsun?
-Kendime..
-Peki ne yazili mektupta??
-Ilahi doktor bey,deli misiniz siz
Mektubu daha almadim ki içinde ne
yazdigini bileyim.
SIKARKEN
Nasrettin hoca bir gün yolun kenarinda kedisini yikiyomus. yoldan geçen arkadasi hocaya:
"hocam kediyi yikama ölür. " demis. hoca aldiris etmemis ve yikamis. arkadasi dönüste
hocayi tekrar yolun kenarinda görmüs. kedi ölmüstü. adam: " hocam ben size kediyi
yikamayin ölür demedimmi? " demis. hoca: " ben kediyi yikarken ölmediki sıkarken öldü
TEKRAR
Temelin üç tane sevgilisi vardir.Biri ögretmen biri doktor, biri de santral görevlisidir.
Fakat
ögretmenle evlenmeye karar verir. Bunu duyan arkadasi sorar "Niye ögretmen de digerleri
degil?" diye.Temel de döner:"Ula der,bilmez misin doktorlar "Bugün git yarin gel"
der.Santral görevlisi de"Su an mesgul,
daha sonra tekrar deneyin" der. Ama ögretmen ne der? Haydi bir daha tekrarlayalim..."
GERI GETIRDIM
Akil hastanesinde delinin biri bashekimden iki tane sise ister.
Bashekim sise yerine,deliye iki tokat atar.Deli kizgin bir sekilde odasina döner.
Ertesi gün deli bashekimin odasina gider.Girer girmez bashekime iki tokat atar.
noldugundan habersiz bashekim; "Deliye naptigini zannediyorsun" diye çikisir.
Delide "birsey yaptigim yok efendim,dün verdiginiz siseleri getirdim" der.
BIR KEDI DAHA
Akil hastanesinden kaçan iki deli, karsidan gelen bekçiyi görünce iri gövdeli bir çinarin
arkasina saklandilar.Bekçi,onlarin ayak seslerini isitmisti.Sordu:
- Kim o?
içlerinden biri kedi gibi miyavladi.
Bu basarili miyavlamadan sonra bekçi yürüyüp gidiyordu ki,delilerin ayaklari altindaki
yapraklar hisirdadi.Bekçi geri dönüp yine seslendi:
- Kim var orada?
ikinci deli cevap verdi:
- Bir kedi daha.
KISACA
Imam Hatip Lisesinde teftis yapan bir mufettis sinifa girer..Ders Kur'an-i Kerim'dir.
Bir ogrenciyi
kaldirarak ismini sorar. Ogrenci:"Fatih" diye cevap
verir..Mufettis : "Peki oyleyse yavrum Fatiha suresini
oku bakalim.."..cocuk sureyi okur. Sira baska bir ogrenciye gelmistir. Mufettis yine
sorar.."Ismin ne
cocugum?"..cocuk cevap verir: "Yasin ama arkadaslar
kisaca Kevser derler "
ISIKSIZ KALIRIZ
Akil hastanesinde bir gün delilerden biri kosarak doktorun yanina gelmis.
Doktor Bey çabuk bizim kogusa gelin demis.
Doktor gitmis, delilerden bir tanesi kendini ayaklarindan tavana asmis öylece duruyor.
Doktor ne bu? diye sormus.
Doktoru çagirmaya giden deli cevaplamis, Doktor Bey bu zir deli kendisini ampul saniyor.
Doktor kizmis, olurmu öyle sey hemen indirin onu asagiya.
Yine ayni deli, " Doktor Bey o zaman da biz isiksiz kalmazmiyiz!!!"
SILIKON
Ögretmen sinifta madenleri ve ne kadar degerli olduklarini anlatiyormus.
Dersin bitiminde çocuklara sormus:
-"Kim hangi madene sahip olmak ister çocuklar?"
Önce David cevap vermis: "Platin, ögretmenim. Onunla kendime bir Porsche alirdim."
Ardindan Mike cevaplamis: "Altin, ögretmenim. Altinlarimla kendime son model bir Cadillac
alirdim."
En son Küçük Joe yanitlamis: "Silikon, ögretmenim. Ablamda iki tane var, kapinin önündeki
arabalari hayal bile edemezsiniz!..."
SIGMAZSINIZ
Bir gün padisah Nasreddin Hoca' ya sormus.
Hocam ben ölünce cennete mi gidecegim yoksa cehenneme mi, söyle bakayim? demis.
Hoca padisahtan korkmadan :
-Cehenneme gidersiniz padisahim? demis.
Padisahin sinirden sakallari titremis.
Bu durumu gören Hoca :
-Kizmayin padisahim ben aslinda size cennete gidersiniz diyecektim fakat sizin
cellatlarinizin kiliçlariyla ölen suçsuz kisilerden
cennet dolup tasmis.Bu yüzden cennete sigmazsiniz diye cehenneme gidersiniz dedim, demis.
YARI MANYAK
Ögretmen derste çocuklara dönerek sorar:
- Söyleyin bakayim,kuzeyimizde karadeniz,güneyimizde akdeniz,batimizda ege denizi varsa
BEN KAÇ YASIMDA OLURUM..?
Arka siralardan bir parmak kalkar:
- Kirkdört ögretmenim..
Gerçekten de o yasta olan ögretmen sasirir:
- Dogru..Ama nasil bildin.?..
- Gayet kolay ögretmenim..Benim yari manyak bir agabeyim var;tam
yirmiiki yasinda..Onun yasini iki ile çarpinca sizin yasiniz çikiyor....
ZATEN ABDESTSIZDIM
Nasreddin Hoca bir gün agacin altinda namaz kiliyormus.Agaçta bulunan biri de onu
izliyormus.
Namazi bittikten sonra namazimin kabul olmasi için Allah'a dua etmeye baslamis.
-Allahim sen namazimi kabul et.
Agaçtaki adam:
-Etmem diye cevap vermis.
Hoca sasirmis.Tekrarlamis.
-Alahim sen kildigim namazi kabul et.
-Etmem.
Hocanin saskinligi iyice artmis.Yine:
-Allahim sen namazimi kabul et
demis.
Agaçtaki adam tekrar:
-Etmem deyince hoca sinirlenmis.
-Etmezsen etme.Zaten abdestsiz kilmistim.
SECDEYE KAPANIRSA
Bir gun Hoca, yol ustu bir hana inmis. Nuh Nebi'den mi kalmis, Kaalubela'dan mi? Her ne
ise.. Her tarafi delik desik olmus; adeta cokmeye bir basi kalmis. Hoca'nin yuregine
bir korkudur dusmus ama, ne desin? Nihayet bir soz arasinda:
"Yahu, bu senin tavan da ne kadar gicirdiyor be, besik mi mubarek!" diyecek olmus ama,
hanci baba hic orali olmamis; sozu sakaya bogarak;
"Agzini hayra ac Hoca, bu gicirti besik gicirtisi degil; tavan tahtalari Hak'ka tesbih
cekiyor!" demis.
Hoca'nin kozu kullenirmi? Gozlerini hancinin gozune dikerek;
"Peki ama, demis; ya bu tavan boyle tesbih ceke ceke aska gelip de secdeye kapanirsa,
bizim halimiz nice olacak!"
FARK VAR
bashekim birgun deliler hastanesinde hastalari ziyarete cikar ve bir kosede delilerin
kendi aralarinda bir rakam soyledikten sonra gulduklerini gorur ve dayanamaz sorar:neden
soylediginiz her rakamdan sonra guluyorsunuz diye?Delinin biri cevap verir biz der butun
bildigimiz fikralara numara verdik 5 dedigimiz zaman 5 numarali fikra aklimiza geliyor
guluyoruz 8 deyince 8 numarali fikra aklimiza geliyor guluyoruz demis.Bashekim birde ben
soyleyeyim ozaman demis 5 demis cit yxok, 7 demis cit yok.b akmis cit yok ve sormus ben
soyleyince neden gülmüyorsunuz?delinin biri cevap vermis:bashekimim anlatmadan anlatmaya
fark var.
RUJ IZI
Bir kiz yurdunda söyle bir sorun yasanmaktadir: Kizlar, sabah
dudaklarina ruj sürdükten sonra aynayi öperek dudak izi
birakmaktadirlar, bunlarin temizlenmesi sorun olmaktadir. Yurdun müdürü birgün
yurtta kalan kizlari ve tuvaletleri temizleyen
hademeyi tuvalete toplar. Kizlara yönelik söyle bir konusma yapar:
"Bazilariniz dudaklarina ruj sürdükten sonra aynalari
öperek dudak izi birakiyorlar. Hadememiz bunlari temizlerken çok
zorlaniyor. Simdi ne kadar zorlandigini hep beraber
izleyelim." Der. Bir isareti ile hademe firçasini klozetlerden birine daldirip aynayi
temizlemeye baslar. O günden sonra
aynalarda bir daha dudak izine rastlanmaz.
HANGI LASTIK
Dört universite ogrencisi sabahleyin uyanamayarak matematik finalini
kacirirlar, sinav ertesinde hocalarini yakalayip, zarzor bindikleri
arabanin
lastigi patladigi icin sinavi kacirdiklarina ikna ederler.
Kadin, yalvarmalarina dayanamayarak, bu dört arkadasa sinavi 3 gun
sonra yapacagini soyler.
Sinav gunu geldiginde, matematik hocasi bizim dortluyu sinifin dört
kosesine
oturtur. Finali gecmek icin de en az 50 almak lazimdir, sinavda da 5
soru
vardir. Sayfanin onundeki 4 matematik sorusu basit sorulardir ve her
biri 10
puanliktir.
Kagidin arkasindaki soru ise 60 puanliktir ve de soru aynen soyledir
Hangi lastik patladi ??
BEN ASTIM
Jim ile Mary akil hastanesinde iki hastadir. Birgun hastanenin yuzme havuzunun etraa
dolasirken Jim aniden suya atlayip en dibe batar. Bunu goren Mary hemen ardindan atlar ve
dibe kadar yuzup Jim'i kurtarir. Tabii Mary'nin bu kahramanca davranisi hastanede olay
olur. Bunu duyan bashekim de Mary'nin artik iyilestigini dusunup, hastaneden derhal
taburcu edilmesi emrini verir. Islemler yapilir, belgeler cikartilir, Bashekim ayni gun
Mary'nin yanina gider:
-Mary, sana bir iyi bir de kotu haberim var. Iyi haberim, yaptigin kahramanca davranistan
oturu anladik ki akli dengen tamamen yerinde ve boylece hastanemizden taburcu oluyorsun.
Kotu habere gelince, kurtardigin hasta, Jim, intihar etmis. Az once odasinin banyosunda
kendisini asmis bulundu.
Mary gayet sakin yanit verir:
-O intihar falan etmedi ki. Ben onu astim kurusun diye.
BACAK
Biyoloji dersinden yapilacak sinav için siniftaki herkes acayip çalismis,
notlar, kopyaliklar havada uçusmus. Daha sonra sinavin yapilacagi gün
gitmisler bir de bakmislar, ortada kagit kalem yok sadece sira sira
mikroskoplar.
Hoca;
-Bu mikroskop lam'larinda bir böcegin bacagi var, sinaviniz bacagindan böcegi tanimak"
Tabi hemen itirazlar ama fayda etmemis, hoca dedigi dedik. Ögrenciler
mikroskoplarin basina geçmis ama taniyamiyorlar… En sonunda biri dayanamamis,
kapiyi çarpip
çikmis.
Hoca arkasindan seslenmis;
-Kimsin sen, kapiyi çarpip çikiyorsun?
Kapi hafifçe aralanmis ve bacagini uzatmis,
-Tanisana hadi tanisana kim oldugumu…