Başka bir başlığa yazmıştım ama yeni bir konu açayım, güncellerim bir sıkıntım olduğunda yeni konu açmaktansa dedim.
2 senelik ehliyetle sadece 3'er aylık yaz tatillerinde Bartın hariç araç kullanmadım. Oradan kullandığım araçta gerçekten ustalık gerektiriyordu 90 model Kartal, kısacası bizim evin eşşeği. Amcamlardan, halamlara yaklaşık 10 civarı şoför yetiştirdi o kartal.
Neyse eylülde kartalı bırakıp istanbula döndükten sonra direksyona hiç oturmamıştım. Neyse araç aradık bulduk falan derken 30 mayıs günü öğlen sularında arabayı aldık. Babamın ehliyeti var ama büyük bir kaza geçirdikten sonra hiç oturmadı şoför koltuğuna. Zeytiburnu noterden eve geldim (Kasımpaşa) ama bir de bana sorun E5'te millet vızır vızır geçiyor ben tın tın gidiyorum 70 ile. İçimden diyorum keşke arkadaşı çağırsaydım nasıl gidicem eve bi ton yol var.
Neyse aracı alalı 20 gün olmasına rağmen hala babam binmedi, iyice alışmadan binmem heyecanlanırsın falan diyor gerçi heyecan falan yok. Kaç kez okula vs. gittim karşıya (millet ogs'den nasıl 100-120 ile geçiyor hayret ediyorum ben 60 civarı hızla geçiyorum)
Araca alıştım sıkıntım yok, tek problem vites küçültmede. Sanırım bunu çok iyi ayarlayamıyorum 1-2 kez oldu gereğinden düşük vitese attığım için bir anda devir yükseliyor tabi farkediyorum ama iş işten geçiyor.
Okula gidip gelirken tam köprünün yoğun saatine dikkat ediyorum hatta geçen gün 2 saat 10 dk'da eve geldim Acıbadem'den köprü kuyruğuna girerek dur kalk dur kalk köprüyü geçtim.
Okula 4 kez gidip geldim 130 km yapmışım ve ortalama 7.6 litre yazıyor, yoğun trafiği ve acemiliğimi katarsak normal gözüküyor bence.
Haftaya cuma memlekete gidicez ve babam ilk kez o zaman binicek araca, benim sıkıntım yok ama aracın önünü görememek canımı sıkıyor. Eğilip bakıyorum yine de zor görüyorum, yaklaştım sanıyorum daha çok oluyor çok yaklaşıyorum bu sefer de sıfıra yakın oluyor zaten kullanırken aracın önünü hiç görmüyorum.
2 araba arasına park etme olayı istanbulda mecbur, daha çok 1.5 arabalık yerlere girmeye çalışıyorum açıkcası tam arabanın sığacağı yerleri henüz gözüm kesmiyor. Yokuşlarda duruma göre el freni kullanıyorum eğer dik bir yokuşsa hiç riske atmıyorum, zaten debriyaj dibe yakın yoğun trafikte rahat oluyor ama yokuşlarda kalkışta ayak az bir şey fazla kalkarsa hemen duruyor.
İstanbul'da acemi olmak zor değil bence özellikle okula gidip gelirken E5'i kullanıyorum mllet nasıl gidiyorsa ben de öyle seyrediyorum. Hızlı ise hızlı, yavaş ise yavaş. Gerçi geçen 130 ile akan trafikte arkadaki A6'da bulunan ablamız korna çaldı uyuz oldum ama ses etmedim şimdi değil dedim...
Bir de aracı aldıktan sonra sağ arka kapıyı ufacık bir sürtmem oldu. Aldıktan 2 gün sonra aynaların nasıl ayarlandığını tam kestirememiştim, dışarıda dolaştım 1-2 saat ve geldim otopark doluymuş o yüzden 2-3 arka sokağa bıraktım arabayı, babam 11 gibi otopark boşalmış git al gel dedi neyse gittim arabayı aldım otoparka 50 metre ya var ya yok, döneceğim yol sağımda kalacak şekilde dik geliyorum ama tam köşeye araba parketmişler. Tam arabanın karşısında kahvenin önünde de babam oturuyor ve ilk kez direksyonda görüyor beni. Sağdaki araca göre ayarladım kendimi dönücem pat diye girmem gereken sokaktan araba geldi dolayısıyla pozisyonum bozuldu ve sağa yanaştım sonra araba burdan döner mi dönmez mi derken babamın beni direksyonda görmesinin üstünden 60 saniye geçmemişken güm diye bir ses duyarak durdum ve anladım da araba ordan o açıyla dönmüyormuş, sağ kapıda 20 cm kadar bir diğer aracın tampon rengi kaldı. Pasta cilayla geçer dediler autokinge gidicem bu haftaiçi yaptırmaya artık.
Neyse acemi izlenimleri bu şekilde, uzun yola çıkmadan bir tavsiyeniz var mı? İstanbul-Bartın gidicem yaklaşık 500 km araçta herhangi bir şeye baktırmam gerekir mi?
60 bin bakımına 8 Nisanda girmiş 2 ay önce, muaynesi ben almadan 3 gün önce yani 25 gün önce yapıldı ve şuanda araba 63 binde şuna baktır diyeceğiniz ve önerebileceğiniz bir yer var mı? Bartında olsa tüm sanayi tanıdık Kartal'dan dolayı ama İstanbul'da nereye gidip ne kadar para vermem gerektiğini bilmediğimden yolunacak kaz olmak da istemiyorum...
Evet İstanbul'da bir acemi var dikkat edin o da benim ve acemi olduğumu da inkar etmiyorum. Kaskom var, trafik sigortam var, arabamın bakımları tam, gitmem gereken yere gidiyorum yolda beni görüp de rahatsız olan varsa belirtirse sevinirim, hatalarımı duyup da düzeltmekten gocunmam...
Uzun bir yazı oldu okuyanlara çok teşekkürler...
Yer imleri