edll
11/01/2019, 22:20
Düşük Kaliteli Motor Yağları ve Karşılaşılacak Sorunlar
Motor yağları geliştirilirken API, ACEA, ILSAC, SAE vb Uluslararası kuruluşların ve araç üreticilerin (OEM) belirlediği bir seri laboratuvar ve motor testlerinden geçmektedir. Yağ firmaları, araç üreticileri ve katık firmalarının teknik ekiplerinin birlikte yaptığı uzun süren çalışmalardan sonra uygun motor yağları kullanıcıların hizmetine sunulabilmektedir.
Uluslararası kuruluşların ve araç üreticilerinin onaylarına sahip olmayan yağlar, kaliteli ve onaylı bir yağın yapması gereken;
Yağlama
Koruma
Temizleme
Soğutma
Kompresyon
görevlerini tam olarak yerine getiremez ve motorda hayati önemi olan parçalarda yüksek maliyetli hasar ve arızalara sebeb olur.
Araç üreticisi tarafından test edilip onaylanmış yağların kalitesi içindeki baz yağ kalitesiyle başlar ve içerdiği özel katıklarla artar. Bu katıklar:
Sürtünme düzenleyici
Aşınma önleyici
Deterjan ve kurum dağıtıcı
Köpük önleyici
Viskozite indeks geliştirici
Oksidasyon önleyici
gibi temel katıklardır.
Düşük kaliteli yağın, sadece viskozitesinin doğru olması yağın içindeki katıkların olması gereken oranda bulunduğunu göstermez. Dolayısıyla, araç üreticisinin onayladığı yağdan çok farklı özelliklere sahip olabilir.
Motor soğukken ilk çalıştırma esnasında karterdeki yağın kolay şekilde pompalanabilmesi ve yağlaması gereken noktalara en hızlı şekilde ulaşabilmesi gerekir. Aksi takdirde motor parçalarında ve yataklarda aşınmalar meydana gelir. Düşük kaliteli yağlar yağlama noktalarına hızlı ulaşamayabilir ve eksik yağlama nedeniyle motor parçalarında ve yataklarda ciddi aşınmalar oluşabilir.
Motorda hayati öneme sahip olan parçalarından biri olan piston, düşük kaliteli bir yağla yağlandığı zaman, daha fazla sürtünmeye maruz kalır ve buna bağlı olarak aşınmalar artar. Piston ile gömlek arasındaki yetersiz yağlama nedeniyle silindir yüzeyinde de oluşan aşınmalar, yağın silindir yüzeyinde sürekli olarak tutunmasını sağlayan honlama kanallarının yok olmasına sebeb olur. Bu nedenlerle araçta çekiş düşmesi ve yağ yakma problemleri ortaya çıkar.
Deterjan ve kurum dağıtıcı katık, yakıtın yanmasıyla meydana gelen kurumun motor yüzeyine yapışmasını ve kurumun küçük parçalara bölünerek motor sıcaklığı nedeniyle kurumun zaman içinde sertleşip kömürleşmesini önler. Bu sayede yağın hem ömrü uzar hem de kaydırıcılık özelliğinin yağ değişimine kadar sürmesi sağlanır.
Düşük kaliteli yağlar, kısa sürede koyulaşarak zaman içinde kaydırıcılık özelliğini kaybedip ziftleşir. Bu durumda yağ yağlama özelliğini kaybeder ve yağın pompalanması güçleşir. Kurum birikmesi ve kurumun temizlenememesi sonucunda karter ve piston kurum bağlar, yağlama kanalları tıkanır. Sürekli olarak yetersiz yağlama meydana gelir. Bu durum motor parçalarında ve yataklarda ciddi aşınmalara ve çok maliyetli hasarlara yol açar.
Turbolu araçlarda turbonun yüksek devirde dönmesi nedeniyle düşük kaliteli yağ kullanımı, yetersiz yağlama ve kurum temizleme görevinin yapılamaması nedenlerinden dolayı kısa sürede turbo arızasına sebep olur.
Düşük kaliteli yağlardaki TBN düşüklüğü,motor parçalarında karıncalanma şeklinde noktasal hasara ve korozif aşınmaya sebep olur. Bu durum yataklarda hemen ortaya çıkar.
Yeni nesil araçlarda yağın temel görevlerinin yanında
Dayanıklı olması (uzun yağ değişim aralığı boyunca özelliklerini koruma)
Yakıt ekonomisi sağlaması
Egzoz gazı emisyonlarını düşüren sistemlerle uyumlu olmasıda kritik öneme sahiptir.
Örneğin DPF (Dizel Parçacık Filitre)’li araçlarda uygun yakıt ve DPF uyumlu yağlar kullanılmadığı takdirde DPF tıkanması meydana gelir.
Motor yağları geliştirilirken API, ACEA, ILSAC, SAE vb Uluslararası kuruluşların ve araç üreticilerin (OEM) belirlediği bir seri laboratuvar ve motor testlerinden geçmektedir. Yağ firmaları, araç üreticileri ve katık firmalarının teknik ekiplerinin birlikte yaptığı uzun süren çalışmalardan sonra uygun motor yağları kullanıcıların hizmetine sunulabilmektedir.
Uluslararası kuruluşların ve araç üreticilerinin onaylarına sahip olmayan yağlar, kaliteli ve onaylı bir yağın yapması gereken;
Yağlama
Koruma
Temizleme
Soğutma
Kompresyon
görevlerini tam olarak yerine getiremez ve motorda hayati önemi olan parçalarda yüksek maliyetli hasar ve arızalara sebeb olur.
Araç üreticisi tarafından test edilip onaylanmış yağların kalitesi içindeki baz yağ kalitesiyle başlar ve içerdiği özel katıklarla artar. Bu katıklar:
Sürtünme düzenleyici
Aşınma önleyici
Deterjan ve kurum dağıtıcı
Köpük önleyici
Viskozite indeks geliştirici
Oksidasyon önleyici
gibi temel katıklardır.
Düşük kaliteli yağın, sadece viskozitesinin doğru olması yağın içindeki katıkların olması gereken oranda bulunduğunu göstermez. Dolayısıyla, araç üreticisinin onayladığı yağdan çok farklı özelliklere sahip olabilir.
Motor soğukken ilk çalıştırma esnasında karterdeki yağın kolay şekilde pompalanabilmesi ve yağlaması gereken noktalara en hızlı şekilde ulaşabilmesi gerekir. Aksi takdirde motor parçalarında ve yataklarda aşınmalar meydana gelir. Düşük kaliteli yağlar yağlama noktalarına hızlı ulaşamayabilir ve eksik yağlama nedeniyle motor parçalarında ve yataklarda ciddi aşınmalar oluşabilir.
Motorda hayati öneme sahip olan parçalarından biri olan piston, düşük kaliteli bir yağla yağlandığı zaman, daha fazla sürtünmeye maruz kalır ve buna bağlı olarak aşınmalar artar. Piston ile gömlek arasındaki yetersiz yağlama nedeniyle silindir yüzeyinde de oluşan aşınmalar, yağın silindir yüzeyinde sürekli olarak tutunmasını sağlayan honlama kanallarının yok olmasına sebeb olur. Bu nedenlerle araçta çekiş düşmesi ve yağ yakma problemleri ortaya çıkar.
Deterjan ve kurum dağıtıcı katık, yakıtın yanmasıyla meydana gelen kurumun motor yüzeyine yapışmasını ve kurumun küçük parçalara bölünerek motor sıcaklığı nedeniyle kurumun zaman içinde sertleşip kömürleşmesini önler. Bu sayede yağın hem ömrü uzar hem de kaydırıcılık özelliğinin yağ değişimine kadar sürmesi sağlanır.
Düşük kaliteli yağlar, kısa sürede koyulaşarak zaman içinde kaydırıcılık özelliğini kaybedip ziftleşir. Bu durumda yağ yağlama özelliğini kaybeder ve yağın pompalanması güçleşir. Kurum birikmesi ve kurumun temizlenememesi sonucunda karter ve piston kurum bağlar, yağlama kanalları tıkanır. Sürekli olarak yetersiz yağlama meydana gelir. Bu durum motor parçalarında ve yataklarda ciddi aşınmalara ve çok maliyetli hasarlara yol açar.
Turbolu araçlarda turbonun yüksek devirde dönmesi nedeniyle düşük kaliteli yağ kullanımı, yetersiz yağlama ve kurum temizleme görevinin yapılamaması nedenlerinden dolayı kısa sürede turbo arızasına sebep olur.
Düşük kaliteli yağlardaki TBN düşüklüğü,motor parçalarında karıncalanma şeklinde noktasal hasara ve korozif aşınmaya sebep olur. Bu durum yataklarda hemen ortaya çıkar.
Yeni nesil araçlarda yağın temel görevlerinin yanında
Dayanıklı olması (uzun yağ değişim aralığı boyunca özelliklerini koruma)
Yakıt ekonomisi sağlaması
Egzoz gazı emisyonlarını düşüren sistemlerle uyumlu olmasıda kritik öneme sahiptir.
Örneğin DPF (Dizel Parçacık Filitre)’li araçlarda uygun yakıt ve DPF uyumlu yağlar kullanılmadığı takdirde DPF tıkanması meydana gelir.