PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Bir genç kızın intiharı



Kriminal
20/03/2010, 10:53
SABAHIN erken saatleri. Trafik henüz yoğun. İstanbul'da bir gün daha başlıyor, milyonlarca yürek, milyonlarca hasret. O kadar derin yarası var ki herkesin, o kadar çok sızı göğüs kafesimizde. Buna rağmen şefkatle, anlayışla davranamıyoruz birbirimize. Bir hırçınlık, bir kızgınlık var üzerimizde. Halbuki kırgın olduğumuz her kim varsa o da en az bizim kadar yaralı... Bunu bir anlayabilsek keşke.
Saat 10.30. Yer Haliç Köprüsü. Bir yakadan bir yakaya akan araba ve kamyonet zincirinde bir yavaşlama oluyor nedense. Önlerde bir koşuşturma. Yüzlerde çaresizlik. "Atladı" diyor birileri bağırarak. Heyecandan kelimeler karışıyor. Anlaşılmıyor ne dedikleri. Sonra yeniden o meşum sözler duyuluyor: "Atladı abi, atladı!"
Bir genç kız. Yüreği körpe, adımları narin. Ömrü uzundu belki, uzun ve renkli, halbuki kader çizgisi yarım. Üzerinde öğrenci kıyafeti. Lisedeydi. Henüz 17 yaşında. Öyle bir yaş ki zor, hem de ne zor. Ne çocuksun, ne kadın. Ne küçük diye severler, ne büyük diye dinlerler. Yalnızlığın en yoğun hissedildiği yıllar bunlar. Halbuki herkes yalnız aslında. Onu bilmezsin. Bir tek senin başına gelmiş zannedersin. Halbuki herkesin kalbi sırça. Onu da bilmezsin. Bir tek seninki bu kadar acır zannedersin. Ne bu dünyanın içinde, ne ötesindesin.
Bağcılar'da bir lisenin öğrencisiydi. Anne babasının gelir durumu yüksek değildi. Polisin verdiği bilgilere göre web sitesinde bıraktığı son mesajda intiharın işaretlerini vermişti: "Gün gelir gidersin elbet, zaten alıştı gönlüm uzaktan sevmeye. Sen de git şimdi ardına bile bakmadan. Eğer dönersen bil ki ben orda olmam ÇÜNKÜ yoruldum artık..."
Üst üste okuyorum bu mesajı. Belki bir romancı merakıyla okuyorum, belki sadece insan olmanın sorumluluğuyla. Aklımın kancaları takılıyor bu kelimelere. Düşünmeden edemiyorum, nasıl olur da yorulur 17 yaşında bir insan. Henüz baharında ömrünün. Düşleri terütaze. Enerji deposu olmalı o şimdi, moral, ilham ve yaratıcılık deposu olmalı. Mesajındaki başka hiçbir söz bu kadar üzmüyor beni. Beslediği kırık aşk bir bu kadar şaşırtmıyor. 15 yaşında bir insanın "yoruldum artık..." demesinde insanı derin kasvetlere düşüren bir şeyler var.
Pek çok Avrupa ülkesinin aksine Türkiye nüfusunun büyük bir kısmı gençlerden oluşuyor. 14-18 yaş arası kesime yönelik çalışmaların artmasına acil ihtiyacımız var. Onların sorunlarını dinleyen, yaratıcılıklarını geliştiren ve en önemlisi her birine "birey" olarak davranan bir yaklaşımı ne kadar geniş bir tabana yayarsak, toplum olarak bundan o kadar yarar görürüz. Halbuki özel olarak bu yaş kesimine yönelik faaliyet gösteren gönüllü kuruluşlar ne yazık ki çok az.
Şayet biz yetişkinler birbirimizi didiklemekten ve ötelemekten fırsat ve zaman bulabilirsek gençler için yapmamız gereken çok iş var önümüzde.
Haliç Köprüsü'nden 17 yaşında bir genç kız atladı. Görgü tanıklarının dediğine göre saat tam 10.30'du.balıkadamlar suların dibinde cesedini aramaktaydı.
İsmi Cennet'ti. Dilerim ebedi mekânı da öyle olur.

Kriminal
22/03/2010, 10:04
Teşekkur ederım zaman ayırdıgınız için...