PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Ülkemizde "RECALL" Neden Uygulanmıyor?



xcruelx
24/04/2009, 20:40
Bayram KAZANCI tarafından yazılan Oto Tükedicileri derneğinin dergisindeki makalesidir.

Ülkemizde "RECAL" Neden Uygulanmıyor?

Ülkemizde kullanılan araçlarda, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye sokabilecek hataların, araçların geri çağrılması metoduyla hatalarının giderilmesi, neredeyse hiç gündeme gelmemiştir. İnsan sağlığını tehdit eden bu durum karşısında araç distrübütörlerinin, üreticilerin ve tüketicilerin aynı duyarlılığa sahip olduğu söylenemez. Aynı konu standart değişim süreleri dolmuş parçaların değişimi için de geçerlidir.
RECALL; ürünlerin herhangi bir hata veya risk nedeniyle satıldığı müşteri veya satış noktalarından geri çağrılması veya bloke edilmesidir. Otomotiv Sektörü’nde ise Otomotiv Ana Üreticileri’nden başlayarak tüm birinci ve ikinci seviye yan sanayii içine alan bir mekanizmadır.
DÜNYA’DA VE TÜRKİYE’DE; RECALL
RECALL üreticilerin bir aktivitesi olabileceği gibi, ülkelerin güvenlik birimleri, trafik teşkilatları tarafından da kararlaştırılabilir. Otomotiv dünyasında ürün geri çağırmaları sadece OEM’lere özgü değildir. Otomotivin türevleri olan lastikler, çocuk koltukları, motorsikletler, bisikletler vb. tüm ürünleri kapsayabilir.
Lastik, balata gibi araç üzerinde çalışan parçalar belirli bir ömrün sonunda yıpranırlar ve yenileriyle değiştirilmeleri zorunludur. Bu işlem sadece bakımdır ve bir hata değildir.
Ülkemizde kullanılan araçlarda, tüketicinin can ve mal güvenliğini tehlikeye sokabilecek hataların, araçların geri çağrılması metoduyla hatalarının giderilmesi, neredeyse hiç gündeme gelmemiştir. İnsan sağlığını tehdit eden bu durum karşısında araç distrübütörlerinin, üreticilerin ve tüketicilerin aynı duyarlılığa sahip olduğu söylenemez. Aynı konu standart değişim süreleri dolmuş parçaların değişimi için de geçerlidir.
Tüketiciler ekonomik nedenlerle parça değişikliklerini geciktirirken, üreticiler ise yine ekonomik nedenlerle parça hatalarını gizleyebilmektedirler. Bu noktada insan hayatı ekonomik kaygıların arkasında yer almaktadır.
İnsan hayatını hiçe sayarak ekonomik kaygıları öne çıkaran firmalar özellikle ABD, AB ve JAPONYA gibi gelişmiş ülkelerde büyük cezalarla karşı karşıya kalmaktadırlar. Tüketicisine saygılı olan ve değer veren firmalar ise hata oluşmuş olsa bile ürünlerini piyasadan toplama, servislerine çağırma gibi yöntemlerle hatalı parçalarını tüketici zarar görmeden kontrol altına almaktadır.
Amerika, Avrupa ve Japonya gibi gelişmiş ülkelerde RECALL- geri çağırmalar tüketicilere duyurulup önlemleri alındığı halde bu durum ülkemizde tam tersine işlemektedir.
ÜLKEMİZ HATALI ÜRÜNLERİN KULLANIM CENNETİ HALİNE GELMİŞTİR
Dünyada hatalı olduğu tesbit edilen ürünler, arabalar, lastikler, çocuk koltukları vb. geri toplanırken TÜRKİYE’de adını bile etmek bugüne kadar mümkün olmamıştır. Ülkemizin trafik teşkilatı veya Sanayi Bakanlığı’nca araç ve türevlerinin toplatılması ile ilgili herhangi bir kayıt da yoktur. Ayrıca bunu takip eden herhangi bir birim de söz konusu değildir.
Devlet organları, sanayi bakanlıkları, trafik teşkilatları bu konuların üzerine düzenli izleme metodlarıyla gitmemektedirler. Tüketici mahkemeleri ise bireysel davalara çözüm bulmaya çalışmaktadır. Tüm iyi niyetlerine rağmen mahkemelerimiz RECALL konularında uzman değildir.
Türkiye’de araç distrübütörleri ve üreticiler genel olarak recall gerektirecek durumları gizlemektedirler. Günümüzde ürünler dünya pazarlarıyla aynı anda ülkemizde de piyasaya sürülmektedir. ABD ve Amerika’da olduğu gibi insan hayatını hiçe sayan kurumlar ve şirketler OTD tarafından tüketicilere duyurulacaktır.
Bu şartlar altında özellikle Avrupa’daki hatalı ürünler doğru ürün olarak Türkiye pazarına sevk edilmekte ve türk tüketicisine satılmaktadır. Uzakdoğu kaynaklı üreticilerden ise tüm kalite standartlarını bir tarafa bırakılarak ürün ithal etmek mümkündür. Tüketicilerimizin hayatını riske atan bu durum karşısında ne yazık ki sesini çıkaracak hiçbir sosyal kurum yoktu.
OTD; Otomotiv Tüketicileri Derneği, tüketici güvenliği ve memnuniyeti açısından çok önemli olan benzer konuları dünya ölçeğinde takip ederek, Türk tüketicisini bilgilendirecek ve ilgili devlet organlarını da göreve çağıracaktır.

xcruelx
24/04/2009, 20:42
BMW MİNİ COOPER S

28.450 ADET BMW MİNİ COOPER S GERİ ÇAĞRILDI. Amerika trafik güvenlik teşkilatının(NHTSA) tüketici şikayetlerini araştırması sonucunda BMW MINI/COOPER S modelinin MAYIS 2007-2008 arasındaki üretilmiş araçlarını güvenlik problemi nedeniyle toplatmaya karar verdi.
Egzoz borusunun uzun olması ve arka tampondan bir miktar dışarı taşması nedeniyle borudan çıkan sıcak hava yanlışlıkla insanın özellikle bacak kısmına temas ederek yanıklara neden olabilmesi geri çağırmanın temel nedeni.
NHTSA, bu probleme istinaden tüm tüketicilerin MAYIS 2007-MAYIS 2008 tarihleri arasında üretilen BMW MINI COOPER S model araçlarını BMW servislerine geri götürerek egzos borularını ücretsiz olarak değiştirmelerini BMW’ye şart koştu.
BMW, TÜRKİYE’DE SATILMIŞ MINI COOPER S ARAÇLARINI GERİ ÇAĞIRDI MI?
Tüketicilerimizin Türkiye’de satın almış oldukları 2007-2008 model BMW MINI COOPER araçlarında aynı problem olma ihtimaline karşı yetkili BMW bakım servislerine götürmelerini ve BMW satış Müdürlükleri’yle temas kurmalarını öneriyoruz.

TÜRK TÜKETİCİSİ DE EN AZ AVRUPALI VE AMERİKALILAR KADAR DEĞERLİDİR
Araç geri çağırmalarının prestij kaybı olarak nitelendirildiği ülkemizde artık anlayış ve bakış açısı değişmek zorunda. Dünyanın herhangi bir ucunda insan güvenliği nedeniyle yaşanan bir problem varsa ülkemizde de aynı probleme istinaden gerekli aksiyonlar araç üreticileri tarafından yapılmalıdır.

AMERİKA’DA BMW’NİN UYGULAYACAĞI HAREKET PLANI TÜRKİYE’DE DE UYGULANACAK MI?
Amerika kurallarına göre üretici firma tüm satış noktalarına yazılı mektup göndererek hatalı olarak tanımlanan parçayı ücretsiz değiştirmek zorunda. Aynı uygulamanın Türkiye’de de uygulanıp uygulanmayacağı takip edilmeye değer bir konu. Araç üreticileri ülke kurallarını mı, yoksa kuralların yanı sıra insan sağlığı ve güvenliğini ön plana alan bir anlayış ve davranış mı sergiliyorlar? Recall Türkiye uygulamaları bu anlayışı pekiştirmemize yardımcı olmaktadır.

narkoz30
24/04/2009, 21:58
Çok haklısınız acaba Türkiyeye satılan tüm ithal araçlar ve yerli montaj araçlar sütten çıkmış ak kaşık mı? Neden bu tip işlemler sadece 3. dünya ülkesi olan güzelim ülkemizde hep üreticilerin ve yurtdışı markaların yararına işler? Bu araçları kullanan bizler kek miyiz? Neden sürekli fabrikalar tüketici yararını düşünmemek ve sadece araç satmak kota tutturmak yaptıkları indirimi bindirim olarak ödedikleri vergiye yansıtmak türlü çeşitli alicengiz oyunları oynayarak hep ama hep kendi çıkarları doğrultusunda işler yapmak? Bu sorunun cevabını bulduğumda inanın nirvanaya erişmiş olacam :D

xcruelx
25/04/2009, 02:12
Hyundai bile Elantra 2001 araçları geri çağırmış. 2008 in son çeğreğinde hemde. Bir sıvının hava yastıgı kontrol modülüne damla şansı varmış. Bu durumda açılmama soru oluşabilirdiye. 7 sene sonra bile olsa çağırıyor adamlar. Düşünün artık.

femoli
25/04/2009, 08:59
Valla böyle bir olaya şapka çıkarılır ama malesef ülkemizde bunlar aşırı masraf olacağından kimse bu önemsemiyor ...Kanunlarımız ve yaptırımlarımız o kadar zayıfki .yüksek işletmeciler hükümetle adeta oynuyor..

Phaser
25/04/2009, 11:41
Dilerim bir gün yukarıda yazılanlar güzel ülkem içinde geçerli olurda tüketicinin yüzü iyice güler.

usermm1
25/04/2009, 12:48
uygar ülkelerde insana kıymet veriliyor. türkiyede insana koyun muamelesi yapılıyor.

xcruelx
25/04/2009, 23:32
Bridgestone

4 haziran 2006-2008 döneminden üretilen P235/75R15 135,310 Lastiklerini yetersiz tırltıl izi nedeniyle geri çağırmış. Latikle yıltılma meydana gelebilr diye. 29 haziranda 2008 toplatmya başlamış.

GM

chevrolet impala 2009 araçlarını geri çağırıyor. haya yastıgı şişrici tüp kırılıp yastıkla beraber yolcuya çarpabilir diye.

ocean_1919
25/04/2009, 23:43
Dilerim bir gün yukarıda yazılanlar güzel ülkem içinde geçerli olurda tüketicinin yüzü iyice güler.
Dileğinize katılmamak mümkün değil ama ülkemizde tüketici adına güzel şeyler yapan firmalar da var, bknz: hyundai. Bu büyük ölçüde firmaların müşteri anlayışıyla alakalı olsa gerek.

xcruelx
25/04/2009, 23:43
Çok haklısınız acaba Türkiyeye satılan tüm ithal araçlar ve yerli montaj araçlar sütten çıkmış ak kaşık mı? Neden bu tip işlemler sadece 3. dünya ülkesi olan güzelim ülkemizde hep üreticilerin ve yurtdışı markaların yararına işler? Bu araçları kullanan bizler kek miyiz? Neden sürekli fabrikalar tüketici yararını düşünmemek ve sadece araç satmak kota tutturmak yaptıkları indirimi bindirim olarak ödedikleri vergiye yansıtmak türlü çeşitli alicengiz oyunları oynayarak hep ama hep kendi çıkarları doğrultusunda işler yapmak? Bu sorunun cevabını bulduğumda inanın nirvanaya erişmiş olacam :D
CEvabı basit. Kapitalizm. Güya incildeki ticaret düzeni. Onların para kitabıdır. her sen kar kotası artırılar. her sene arac kotasını artırırlar. Ufak vbir sıkıntıda kardan zarar etmeyi bile göze alamazlar. Tofaş bile okadar işci cıkardı falan bfilan ama 100 tirilyon dan 105 e cıkardı karını. Ne diyim. Düzen senin elindenki alıp, sana vermemektir. Mesela işçi cıkatılır. maaşlar düşürülür ama şu düşülmez e ben adama maaş vermezsem ona alış veril yapmaz dolayısıyla benimde işlerim gene düşer diye. Yo aslında düşünürler ama onlar böyle düşünür. Benden para çıkmasın ben gödereyim. Maaş alamazlarsa maaş alanlardan parasını nasıl alırım hımmm şeklinde. İyi niyetli lerden devletten beklerlerler. Orta ve hafif zenginler fakirleşir devlet fakirlerşir. Ama o ağlıyan firmalar zenginlerşir. Bu krizde ortave küçük işletmeler kan ağlıyor kredi alamıyor iken. Bazı bankalar %800 kar marcını yükseltik diye cıkmaz ortaya.
Ulaştınmı nirvanaya ? Sorsana yeni albüm cıkartacaklarmıymış? :)

gendarme35
26/04/2009, 00:27
sadece otomotiv değil ki arkadaşlar
beyaz eşya,elektronik,cep telefonu vb. arıza yaptığında servis çilesi bitmez..yasal değiştirme hakkını kullandırmamak için arızaların bir ya da
birkaçını kullanıcı hatası olarak değerlendirirler..
aşağıdaki örnek ülkemizde aslında her sektörde olması gereken ama çok nadir görünen kurumsal firma sorumluluğu örneklerinden..hatalı ürünlerin gazete ilanı ile geri çağrılması ile ilgili..

’Milyonda bir risk’ almak istemedi boyası şüpheli 181 şapkayı çağırdı - Hürriyet (https://www.hurriyet.com.tr/ekonomi/11463058.asp)

h k
19/07/2009, 13:51
grande punto recall :

brezilyada satılan 2007-2008 puntolar emniyet kemeri ile ilgili bir sorun için mart 2009 ayında servise kontrole çağrılmışlar.

Fiat | Mundo Fiat (https://www.fiat.com.br/mundo-fiat/novidades-fiat_5080.jsp)

Fiassa_199
13/01/2012, 22:55
Aynı şekilde Avrupa genelinde direksiyon bağlantısı ve takviye arızası yüzünden 150000 adet Grande Punto'nun geri çağrıldığı da biliniyor. Bu FIAT'ın diğer markalar (Toyota, Ford, Volkswagen, Chevrolet gibi) karşılaştırıldığında yaptığı en büyük geri çağırma operasyonudur.

Bu olaydan sonra 2008 yılında Grande Punto için yeni bir direksiyon sistemi güncellemesi (CITY fonksiyonu için solenoid kullanımı) yapıldı. 2008 sonrası GP'ler ve Punto Evo'ların direksiyon yardımcısında solenoid var.

Sorunun yanıtına gelince... Recall olarak da bilinen geri çağırma operasyonları, daha çok dünya çapındaki müşterilerin ortak şikâyetleri sonucunda yapılır.

O halde, biz kendimize şu soruyu sorduk mu: Benim aracımda üretimden kaynaklanan bir hata var, bu benim bir kazada ölümüme neden olabilir, ben neden bunu firma yetkililerine bildirmiyorum? Acaba bu aracı kullananlar gerçekten benim yaşadığım problemi yaşıyor mu? Eğer cevap evetse, niye ortak şikayette bulunmuyoruz?

kadir07
13/01/2012, 23:02
Aynı şekilde Avrupa genelinde direksiyon bağlantısı ve takviye arızası yüzünden 150000 adet Grande Punto'nun geri çağrıldığı da biliniyor. Bu FIAT'ın diğer markalar (Toyota, Ford, Volkswagen, Chevrolet gibi) karşılaştırıldığında yaptığı en büyük geri çağırma operasyonudur.

Bu olaydan sonra 2008 yılında Grande Punto için yeni bir direksiyon sistemi güncellemesi (CITY fonksiyonu için solenoid kullanımı) yapıldı. 2008 sonrası GP'ler ve Punto Evo'ların direksiyon yardımcısında solenoid var.

Sorunun yanıtına gelince... Recall olarak da bilinen geri çağırma operasyonları, daha çok dünya çapındaki müşterilerin ortak şikâyetleri sonucunda yapılır.

O halde, biz kendimize şu soruyu sorduk mu: Benim aracımda üretimden kaynaklanan bir hata var, bu benim bir kazada ölümüme neden olabilir, ben neden bunu firma yetkililerine bildirmiyorum? Acaba bu aracı kullananlar gerçekten benim yaşadığım problemi yaşıyor mu? Eğer cevap evetse, niye ortak şikayette bulunmuyoruz?+1

krm1983
14/01/2012, 13:16
Yurtdışında insanlar hakkını aramayı biliyor çünkü...