PDA

Orijinalini görmek için tıklayınız : Az Yaktirma Teknikleri



zeusmaster
19/06/2007, 20:29
Eveeet. Geldik uzman olduğumu düşündüğüm bir konuya daha. Az yakma teknikleri. Şimdi yazarken düşünüyorum. Olm ne uğraşıyorsun böyle şeylerle. Git adam gibi arabanı kullan, arkadaşlarınla gez toz zevk al diye. Hayat işte. Saçmalamak ya da karıştırmak parayla değil. Parasızlığın gözü kör olsun. Şimdiki halime şükür ediyorum. Belki bu da bir hastalıktır. Ama birilerinin işine yarayacaksa, mutlu edecekse birilerini, bu da hiç değilse beni biraz olsun tatmin edecekse razıyım ben böyle hastalığa. Zamanında 1.4 bir palio vardı annemin, o dönem ben de o arabayı kullanıyordum. Bu araba 100km de 13litre yakıt harcıyordu. Evet şaka yapmıyorum. Gayet normal bu yakıtı harcıyordu. Nitekim servis bile aracın sorununu bulamamıştı. Ben de kendi çabalarımla bunu 10lt ye yaklaştırabilmiştim. Daha sonra baktım olmuyor, 1.3 Multijet Eski kasa Punto ya geçiş yaptım ve dünyanın en yaz yakan arabasını kullandığımı hissettim. O da 45lt motorin ile şehir içi 850 900 belki 1000km yi görüyordu. 850 görmesi için bir çaba harcamaya gerek yoktu. Fakat ben palio dan öğrendiğim taktiklerle klima açık 1000km ye yaklaşabiliyordum. Sonra bir kaza oldu, araştırma sona erdi https://www.spygrup.org/images/smilies/smile.gif . Fazla uzatmadan tekniğe dönelim.

Yakıt günümüzde hepimizin problemi. Eğer maddi sıkıntınız var ise özellikle öğrenci falansanız ve çok geziyorsanız yazı baya dikkatinizi çekecektir. Lütfen yazıyı dikkatlice okuyun. Bir ricam daha var; arabaya az yaktıracam ya da yol bilgisayarına, devir saatine bakacam diye önünüze bakmayı ihmal etmeyin ve trafik kurallarına uyun. Unutmayın, 1 depo benzin canınızdan kıymetli değil. Bu söylediğim 200 basıp yakıtı bitirmeye çalışırken de geçerli. Bilmem anlatabildim mi.

“Aracım çok yakıyor, ya da yakıtı normal ama banane daha az yaksın” diyenlerdenseniz buyrun okuyun.

1. Öncelikle aracınızın bakımlarının doğru ve düzenli olarak yapılmış olması gereklidir. Bakımsız motor, kötü lastikler, kötü balatalar, kötü bir direksiyon bile yakıtınızı olumsuz yönde etkileyecektir. Aracınızın teknik olarak mutlu olduğundan emin olun. Özellikle eskimiş yağlar ve filtreler(özellikle hava filtresi) aracınızın yakıtını direkt olarak etkileyecektir.

2. Aracınıza düzgün ve kaliteli yakıt aldığınızdan emin olun. En iyi yanan yakıt tavsiyemdir. Yakıtın iyi yanması hem araç sağlığınız açısından hem de yapacağınız kilometre açısından çok önemlidir. Zaten aracınızın sağlığı da ekonomisini direkt etkileyecektir.

3. Aracınızı çalıştırın. Çalıştırdıktan sonra mutlaka motorun kendini toparlamasını bekleyin. Buz gibi motorla yola çıkarsanız arabanızda ataklık eksikliğini zaten farkedersiniz. Araç atak olmadığından yani doğru düzgün yanma gerçekleşemediğinden hem gaza daha çok basacaksınız hem de araç yakıtı düzgün yakamicak. Buradan da anladınız ki yakıt sarfiyatı ilk 1km lik yolda sanki 10km gitmişsiniz kadar olacaktır. Ayırca soğuk motoru zorlamak motor bloğunun çatlamasına sebep olabilir.

4. Motorumuz ısındı ve yola çıkıyoruz. Motorun en sağlıklı çalıştığı sıcaklık ibrenin ortasına yakın bölümdür. Ama yola çıkmak için ortaya yaklaşmasını beklemenize gerek yok. İbre biraz hareket etse yeterli. Yola çıktık. Şimdi ne yapabiliriz. Okuyalım.

Not: Aracın az yakmasını sağlamaya çalışırken motor ömrünü kısaltmak olası bir durumdur. Aracınızda oluşacak bir problemden ötürü sorumluluk kabul etmem. https://www.spygrup.org/images/smilies/wink.gif

1. vitesteyiz ve gaza basıyoruz. Fazla abartmayın ve 2. vitesi çabuk bulmaya bakın. 1. vites arabayı kullanmak için değil, hareketsiz halden hareketlendirmek için yapılmıştır. Dolayısıyla en güçlü vitestir, çok yavaş gitseniz de en fazla yakıtı harcadığınız bölümdür. Peki 2. ye taktınız vitesi şimdi ne olacak. Vitesleri öyle bir yerde değiştirin ki bir sonraki vitese geçtiğinizde hızlanmaya devam edecekseniz araç zorlanmasın. yani 2 den 3 e taktığınızda motor devri 1500 devire düştüyse ve siz gaza basacaksanız yakıtınız yine artacaktır, aksine araca da ivme kazandırmanız çok zor olacaktır. Yani hem hızlanamayacak hem de yakıtı artıracaksınız.

Not: Her motorun kendini topladığı devir farklıdır. Yani benzini tam olarak yakabildiği, stabil olarak döndüğü ve hızlanmaya hazır olduğu devir. Bu devir noktası max. tork noktasına yakın bir değerdir. Aracınızın kitabından max. torka ulaştığı noktayı bulabilirsiniz. Ama en sağlıklısı motorunuzu kendiniz test edin. Araç kaç devirde giderken motor sağlıklı dönüyor yani hırlamıyor. Motorun hırlaması zorlandığı anlamına gelir. Bu aşamada ya vites küçültürsünüz ya da gaza biraz daha basarak motoru susturursunuz. İşte bizim için önemli olan motorun o sustuğu ilk nokta. Bu nokta dizel arabalar için genelde 1500 - 2000 devir arası benzinler içinse biraz daha yüksektir.

Şimdi kendi arabama göre anlatayım. Grande Punto 1.3 Multijet 75hp modelini kullanıyorum. Bu arabanın hırlamadan yola devam edebildiği en düşük devir noktası 1500 dür. Ben düz yolda sabit hızla giderken vites ne olursa olsun devrim 1500. Yani hızlanma derdim yok ise, bir önceki vitesi 2000 civarında değişiyorum ve bir sonraki viteste devir 1500 oluyor. Bu aşamada gaza tekrar basmıyorum ve vitesi attığım gibi aynı hızda yola devam ediyorum. Tek fark devir 2000den 1500 e düşmüş oluyor. Ve yakıtım minimuma iniyor. Motorun hırlamadığından eminim ve rahatım.

Motor hırlaması ne demektir: Motorun hırlaması zorlandığı manasına gelir. Ama motor her zorlandığında fazla yakacak diye bir kaide yoktur. Ben 1000 devirde de sabit hızda gidebilirim ve aracım belki daha da az yakar. Fakat arasındaki fark. Motoru hırlatarak araba kullanmak motor ömrü açısından hiç de iyi değildir. Motor bloğunda pistonlarda silindirlerde baskı balatada ve hatta şansumanda bile zarara yol açabilirsiniz. O yüzden dediğimi yapın.

Bir diğer önemli nokta: Hızlanacaksanız ve aceleniz yoksa, yani hızlanacaksanız ama yavaş yavaş hızlanmanızda bir sakınca yoksa gaza dikkatli basın. Sanki altında yumurta varmış gibi gaza basmak tabiri bu olayı çok doğru açıklar. Siz gaza bastığınız anda aracınız tepki vermeyebilir ama yakıt deponuz verir emin olun. Hızlanırken gaza yavaş yavaş basın. Gaz pedalını aracınızın tepkisinin fazla önünde bırakmayın. Yani gaz sonda araç hızlanıyor yakıtın maximum halidir. Araç hızlanır biraz daha basarsınız hızlanır biraz daha biraz daha. Bu şekilde kullanmak da ekonomi sağlayacaktır.

Peki hızlanmak için vites küçültmemin etkileri nedir?

Aracınızla seyir halindesiniz. Mesela benim kullandığım dizel araçta 1500 veya 1750 devirlerde seyir halindeyim. Hızlanmam gerekti ne yapacağım. Herkesin bildiği gibi en güzel hızlanma yolu vitesi küçültüp köklemektir. Evet ani hızlanmaya ihtiyacınız var ise bu doğru. Yakıtı yine fırlatırsınız ama doğru. O kadar ani değil 1-2 saniye gecikmeli hızlansam da sorun yok diyorsanız ve aracınız kendini toparladığı devire yakın ise gaza hafiften basabilirsiniz. Aracınız yine hızlanmaya başlayacaktır. Not: Gazı köklemeyin. Yeterli hıza ulaşınca gazı tekrar gevşetin ve min. devire düşün. Bu olay büyük yakıt ekonomisi sağlayacaktır.

Not: O anda bulunduğunuz devir aracın normal devrine çok uzaksa, bu sefer de gaza basmanız hem yakıtı artıracak hem de saniyelerce hızlanamamanız anlamına gelecektir. Ayrıca motorun zorlanması ve hasar görebilmesine sebep olacaktır. Böyle bir durumda vites küçültmeniz olasıdır. Ama yine de vitesi küçültünce gazı köklemeyin. Zaten vitesi küçültür kçültmez motorunuzun devri normali bulmuş olacaktır ve araç gaza tepki vermekte tereddüt etmeyecektir. İstediğiniz ivmeyi gaza az da olsa basarak araca kazandırabilirsiniz.

Anlattıklarım biraz karışık. Ama bu güne kadar kullandığım her araçta aynı teknikle çok düşük yakıt miktarları elde etmeyi başardım. Eğer var ise aracınızın yol bilgisayarında anlık yakıt tüketimi göstergesini açarak da yaptığınız hareketlerin doğruluğunu teyit edebilirsiniz. Bakın bakalım dizel aracınız 3. viteste 2000 devirde giderken kaç lt yakıyor, 4.viteste 1500 devirde giderken kaç lt https://www.spygrup.org/images/smilies/wink.gif

Not: Vitesi erken büyütmekten korkmayın. Hıza ihtiyacınız yok ise aracınızı yeni viteste birkaç saniye hırlatmanızın kimseye zararı dokunmaz. Sizi acemi sanacak olan ve arka koltukta seyir halinde olan kendini ileri sürüş teknikleri uzmanı sanan arkadaşlarınız dışında.

Önemli bir konu daha: Aracınızla bastığınız sürece çok yakacaktır. Yani gaza basıyorsunuz devir artıyor. Köklemişseniz gazı zaten yakıt tavana vurmuştur. Yok köklemediniz ve 5000 devirde sabit hızla gidiyorsunuz. Motor bağırıyor. Tahrik bir sürüş. Evet o şekilde yolunuza devam edebilirsiniz. Fakat yakıtınız çok olacaktır. Yani vitesleri gereksiz yere benzinli araba için 5500 de atmanız dizel için 4500 de atmanız artislik dışında hiçbir işe yaramayacaktır. Ayrıca motoru sürekli bu kadar zorlamanız da motor sağlığı açısından hoş olmayacaktır.

Haftada bir iki kez motorları biraz bağırtmak motor sağlığı açısından iyi olabilir. Yakıt, püskürtme ve silindir temizliği için rahatlatıcı olabilir. Ama bu olayı abartmamak lazım. Haftada 1-2 kez yeterli.

Yani burdan da çıkarabileceğimiz motor ne kadar çok bağırır o kadar çok yakar. En az yakan ve en sağlıklı çalışan motor, sesi en az çıkan motordur.

Yakıtı azaltmak için bir teknik daha bulunmakta. Sürekli tartışılan bir konu. Araba boşta giderken mi daha çok yakar vitesteyken mi? Özellikle durmaya kırmızı ışığa vs yaklaşırken ya da yokuş inerken boşa mı atalım viteste mi bırakalım.

Bu sorunun en iyi cevabını size aracınızı yapan mühendisler verecektir. Neden açıklayım. Aracınız boşta iken rolantide çalışıyor demektir. Yani motor yaklaşık 800 devirle dönüyordur. Aracın gazı kendi kendine 800 devire kadar basmıştır. Azıcık bir yakıt harcamaktadır. Yani ben aracımı 1 saat rolantide çalıştırsam en fazla yarım litre mazot yakar.

Eğer ki araç viteste iken motor gücüne lastiklerden alabildiğini hissedip de gaz kesiyor ise aracın viteste olması yakıtı azaltacaktır çünkü o an araç hiç yakmayacaktır ya da rolantiden daha az yakacaktır. Fakat motor devrini tekerleklerden aldığı halde yine de 800 devirlik yakıt gönderiyorsa enjektörlere bir fark olmayacaktır. O yüzden bu sorunun cevabı araçtan araca değiştir.

Önemli Not: Aracınızı bu tip durumlarda her zaman viteste bulundurmanız hem trafik kuralları açısından hem de sağlığınız açısından büyük önem teşkil etmektedir. Boşta bulunan aracın hız kontrolü sizin elinizde değildir. Araç istemediğiniz hızlara çıkabilir. Ayrıca boşta bulunan aracın hızını kontrol etmek için frene hafif basıyor bulunmanız da fren balatalarınızı çok ısıtıp kısa zamanda yanmasına sebep olur. En mantıklısı aracı uygun vitese takarak motor freniyle yola devam etmesini yani hızlanamamasını sağlamaktır.

Geldik bir diğer bölüme: Katkı maddeleri.

“Evet abi ya bir sürü katkı maddesi var ne iş bunlar işe yarıyor mu harbiden?” diyenlerdenseniz ona da bir iki cevap verelim.

Evet işe yarıyorlar ama çok büyük işler de beklemeyin. Benim size tavsiyem öncelikle arada bir tam depoya kullanım talimatina ve aracınıza göre enjektör temizleyici dökmenizdir. Bu maddeleri benzincilerden temin edebilirsiniz. Enjektör temizleyiciler enjektörlerde biriken pislikleri temizleyip daha iyi püskürtmesini sağlar. Bu da yakıtı olumlu etkileyecektir. Bazı başka depo ve motor temizleyiciler de iş görebilir. Yakıtın daha iyi yanmasını sağlayan katkılar da var. Onlarla da çok ufak da olsa ekonomi sağlayabilirsiniz. Hemen belirteyim, bu maddelerin yarattığı farkı hissetmek için 1 kere kullanmanız hiçbir işe yaramaz. En azından bir 3-5 depo ard arda kullanırsanız yaptığınız kilometredeki değişimi hissedebilirsiniz.

Ayrıca yağ katkı maddeleri de bulunmaktadır. Bu katkıların denenmiş ve memnun kalınmış olanlarını temin ederseniz, aracınızın yağını ve yağ filtresini değiştirip yağa karıştırmanızdan sonra farkı hissedebilirsiniz. Motor sesinizin azalmasına aracınızın daha rahat çalışmasına ve ataklaşmasına yardımcı olabilirsiniz.

Daha bir çok katkı maddesi bulunmaktadır. Şanzuman vs. Bunları da doğru kullanmanız yakıt ekonomisi sağlayacaktır. Ayrıca yeni çıkan metaldi bordu gibi yakıttaki metalleri tutucu, motora bağlanan sistemler duyuyorum. Bunların pek işe yaradığını duymadım ama varsa deneyimlerinizi paylaşabilirsiniz.

Şimdilik benden bu kadar. Lütfen araba az yaktırim derken trafik kurallarını ihlal etmeyin. Yapamıyorsanız boşverin yaksın. Canınızdan kıymetli değil.

Az yakıtla bol gezmeli günler dilerim.

06kaymak
19/06/2007, 20:35
guzel bir paylasim tesekkurler...

OzzY
19/06/2007, 20:52
sağol okadar okudum sen yazdın sandım sonuna gelince :agri:
kimmiş acaba bunu yazan gpci

İbrahimKC
19/06/2007, 20:58
TEşekkür ederiz, bir paylaşımda,

Gerçekten hangi sitede buldun acaba bunu Erhan. Kimmiş bunu anlatan..

Gkhan
19/06/2007, 20:58
Tşk.ler paylaşım i,çin :)

zeusmaster
19/06/2007, 21:08
Valla o sitede de sadece alıntıdır.. yazıyodu o da başkasından almış :D

Eğer ismini bulsaydım yazıcaktım ama yoktu. Güzel anlatmış arkadaş keşke bu konu sabitlenip herkes kendi az yakma teknikleri ve bu teknikler ile 100 km de kaç litre yaktıklarını yazsalar

tempesty
19/06/2007, 21:10
Ben bu yazının aynısını sanki Cihan arkadaşımızdan okudum gibi hatırlıyorum..

zeusmaster
19/06/2007, 21:20
Arkadaşlar açıklayım. O 1lt dediğiniz olay siz farkında olmadan arabayı hızlandırmaya çalıştığınızdan kaynaklanıyor. Yani ayağınızı gaza basmışsınız. Bulunduğunuz hız gazında değil. Aracı hala hızlandırmaya çalışıyorsunuz farkında değilsiniz. Çekip tekrar basmanıza gerek yok. Ayağınızı biraz gevşetin olur biter. Bunu motorun sesini ve tepkilerini dinleyerek anlamak gayet kolay. Motor zorlanıyorsa yakıyordur. Araba yolda sessiz bir şekilde kayıyorsa ve devrini de almışsa motor hırlamıyorsa işte o optimumdur. Motordan gelen ses yakıt işaretidir çoğu zaman. Bu konuyla ilgili yazmış olduğum makalemi okumak için: Az Yakma Teknikleri, CihaN (https://www.culha.net/makaleler/icten-yanmali-motorlar/az-yakma-teknikleri/)cihan arkadaşımıza teşekkür ederiz o yazmış zannedersem. Başka forumlardada alıntı olarak mevcut

dagored
19/06/2007, 21:31
güzel paylaşım, teşekkürler...

ufuk61
19/06/2007, 21:45
paylaşım için teşekkürler

OzzY
19/06/2007, 21:58
cihan arkadaşımıza teşekkür ederiz o yazmış zannedersem. Başka forumlardada alıntı olarak mevcut
Cihan abi bunları yazıyo ve bizle paylaşmıyo:surprise::surprise::surprise:

ABNEW
20/06/2007, 01:05
Erhan teşekkürler paylaşıma.
Yalnız aracı çalıştırdıktan sonra beklemeye gerek yok.Emniyet kemeri ayna ayarı derken 5-10sn geçiyor zaten sonrasında hemen hareket edilebilir.Zaten kış şartlarında ibrenin hareket etmesi min 5dk sürer...

dejavu
20/06/2007, 07:36
arkadaşlar.. yukardaki az yakma tekniğinde bilgilendirmelerde eksiklikler ve birkaç yerinde hatalar var gibi geldi bana... bizim araçlarda turbo 1750 devirde devreye giriyor... bunun altındaki değerde her zaman güçsüz hırlayan bir motor oluyor.. uzun yolda ve düz yolda belki 1750-1800-1850-1900 devirlerde kullanılabilir ama bu şehir içinde münkün değil.. ekonomi yapacağım diye 1750 en alt limitte kullandığınızda değişen şartlar motorun çogu zaman 1750 devrin altına düşmesini sağlıyor o zamanda sağlıksız çalışan motor ortaya çıkıyor..ben genelde 2900-3000 devirlerde vites atıyorum ve vites attığımda 2000 devirle bir üst vitese giriyorum. mesela birinci vitesi geçiş oranıyla dördüncü vitesin geçiiş oranları farklı çünkü vites dişli oranları farklı... birinci vitesde 3000 devrin biraz üstünde değişim yaptığım ancak ikinci vitesde 2000 devri ancak görebiliyorum.. ama üçten dördüncü vitese girerken 2800-2900 devirle girdiğimde 2000 deviri yahat yakalıyorum... birde bu bahsettiğimiz minimum limitleri düz yolda yapabiliriz.. kişisel görüşüm bu uygulamayı rampalı bir yolda yaparsak motor ömrü ve sağlığı bozmuş oluruz diye düşünüyorum.. ben bu gune kadar hep diesel araba kullandım.. benim kullandığım arabalar içinde 91 model şahin ve üzerinde atma ısuzu diesel motor bile vardır.. (bir zamanlar trabzonda meşhurdu.. taxsiciler ekonomi olsun diye böyle bir uygulama yapıyorlardı ve trabzondaki ustalarda bu konularda uzmanlaşmışlardı) bizim araçların sağlığını bozmadan kullanacağımız vites aralığı alt vites 2800-2900-3000 devir ve bir üst vitese geçtiğimizde 1800-1900-2000 devri yakalamak diye düşünüyorum.. tabi rampalı yolda rampanın durumuna göre devir yükseltilmelidir. bunun ayarı nedir diye sorarsanız size bunu rampanın ne kadar dik oluşu söyleyecektir..

femoli
20/06/2007, 09:33
arkadaşlar.. yukardaki az yakma tekniğinde bilgilendirmelerde eksiklikler ve birkaç yerinde hatalar var gibi geldi bana... bizim araçlarda turbo 1750 devirde devreye giriyor... bunun altındaki değerde her zaman güçsüz hırlayan bir motor oluyor.. uzun yolda ve düz yolda belki 1750-1800-1850-1900 devirlerde kullanılabilir ama bu şehir içinde münkün değil.. ekonomi yapacağım diye 1750 en alt limitte kullandığınızda değişen şartlar motorun çogu zaman 1750 devrin altına düşmesini sağlıyor o zamanda sağlıksız çalışan motor ortaya çıkıyor..ben genelde 2900-3000 devirlerde vites atıyorum ve vites attığımda 2000 devirle bir üst vitese giriyorum. mesela birinci vitesi geçiş oranıyla dördüncü vitesin geçiiş oranları farklı çünkü vites dişli oranları farklı... birinci vitesde 3000 devrin biraz üstünde değişim yaptığım ancak ikinci vitesde 2000 devri ancak görebiliyorum.. ama üçten dördüncü vitese girerken 2800-2900 devirle girdiğimde 2000 deviri yahat yakalıyorum... birde bu bahsettiğimiz minimum limitleri düz yolda yapabiliriz.. kişisel görüşüm bu uygulamayı rampalı bir yolda yaparsak motor ömrü ve sağlığı bozmuş oluruz diye düşünüyorum.. ben bu gune kadar hep diesel araba kullandım.. benim kullandığım arabalar içinde 91 model şahin ve üzerinde atma ısuzu diesel motor bile vardır.. (bir zamanlar trabzonda meşhurdu.. taxsiciler ekonomi olsun diye böyle bir uygulama yapıyorlardı ve trabzondaki ustalarda bu konularda uzmanlaşmışlardı) bizim araçların sağlığını bozmadan kullanacağımız vites aralığı alt vites 2800-2900-3000 devir ve bir üst vitese geçtiğimizde 1800-1900-2000 devri yakalamak diye düşünüyorum.. tabi rampalı yolda rampanın durumuna göre devir yükseltilmelidir. bunun ayarı nedir diye sorarsanız size bunu rampanın ne kadar dik oluşu söyleyecektir..






katılıyorum biraz hatalar var



yinede sıklımadan yazan arkadaşa teşekkür ediyorum önce bizimle paylaşsaymış daha iii olurmuştu:ban?:

Misafir2
20/06/2007, 09:37
yapmış olduğun katkı ve paylaşımdan dolayı teşekür ederım.

Ziyaretçi047
20/06/2007, 09:58
Arkadaşlar yazı tamamen bana ait. Kişisel sitemde daha öncelerden yazmıştım. Başka sitelerde de alıntı yapıldığı söylenmiş haberim yoktu sizden öğrendim. Yazımda hata olduğunu düşünen ve söylediğim devri beğenmeyen arkadaşlar yazımı tekrar okumanızı rica ediyorum. Az yakmak = Motor ömründen yemek. Ben bunun aksine bişe söylemiyorum. Bu yazıdaki anlattıklarım motora zarar verecektir kabul ediyorum ama nasıl zarar? 200.000 km gitmezsiniz de 150.000km gidersiniz. Bunu da yakacağınız yakıtla oranlarsak sizi gayet mutlu edecektir. Bir arkadaş turbonun 1750 devirde açıldığını söylemiş. Yanlış. Turbo en alt devirde 800 devirde siz gaza dokunduğunuz anda açılır. O esnada basınçla tribünler dönmeye başlar. Ama egzoz gazı çıkışı çok az olduğu için o kadar az bir sıkıştırmayı siz hissedemezsiniz. 1750 devre gelindiğinde turbo basıncı çıkan egzoz gazı sebebiyle tavan yapmış olur ve siz turbo açıldı sanarsınız. Aslında turbo zaten daha önceden dönmeye başlamıştır. Yazım az yakma teknikleri konulu yazı. Siz sürekli turbo açık bir sürüşü önermişsiniz. Bu şekilde az yakamazsınız. Bu sürüşün adı performanslı sürüştür ve aksine yakıtınızı artırır. Ben iddia ediyorum. Gidin yakıt alın ve aracınızı sürekli 4. vites 1500 devirde kullanın. Tabi yazıda da anlatıldığı gibi hızlanmak için gazı köklemeyin. Bu söylediğim sabit gitmek için. 4.vites 1500 devir sabit. Hızlanacaksanız vites küçültün yoksa daha fazla yakarsınız. Bir dediğimi yapın bir de gidin sizin anlattığınızı yapın. Yani 3000 de vites değişip 2000 de sabitleyin. Bakalım hangimizin anlattığı daha az yakacak. Motor ömrünü hesaba katmayalım benimki motor ömründen yer yakıttan kazandırır. Ha bu arada performanslı sürüş ile ilgili bilgi almak istiyorsanız, yine aynı sitemde Atak Sürüş Teknikleri, CihaN (https://www.culha.net/makaleler/icten-yanmali-motorlar/atak-surus-teknikleri/)
yazımı okuyabilirsiniz.
Eleştiriye kapalı değilim fakat lütfen yazıları dikkatli okuyalım. Bunlar uzun araştırmalarım sonucu yazılmış yazılardır, fazla önemsemeseydim zaten makaleler başlığı altında toplamazdım.
Ayrıca tekrar ediyorum. Yazılar tamamen bana aittir. Alıntı yapacak arkadaşlar bunla ilgili not düşerlerse sevinirim, zira konunun başında görüldüğü gibi kim yazmış aceba vs.vs. gibi durumlar yaşamayalım.
Teşekkürler, iyi günler.

grande20
20/06/2007, 13:27
paylaşım için teşekkürler

heartfever
20/06/2007, 13:41
Cihan kardeş öyleyse bize de bir yardımcı oluver. Şimdi dualogiclerde eco modu var. eco dayken daha önce de bahsedilmişti daha düşük devirlerde vites yükseltiyor. yani araba bağırmadan üst vitese geçiyorsun. ben düz yollarda ve sakin sürüşlerde bu özelliği kullanıyorum ama rampalarda ve perfonmans sürüşlerinde eco dan çıkıyorum. şimdi sorum şu: ecoda iken rampa çıkışlarda ve gaza yüklemelerde motor nasıl tepki gösterir, benim gaza yüklenmeme rağmen daha az atak olması boşuna mı aracı yormam anlamına gelir ve bu arada daha mı fazla mazot yakar? yani hangi durumlarda eco da olmam hangi sürüşlerde eco dan çıkmam gerek (yakıt tasarrufu ve motor ömrü açısından) bir aydınlatırsan sevinirim.

ABNEW
20/06/2007, 22:12
Cihan turbo konusunda yazdıklarına tamamen katılıyorum.Genelde dışarıda söylenen ''turbo açma'' deyimi turbonun devreye girdiğini göstermez; Turbonun max. verimi verdiği devri gösterir.Daha önceden de belirttiğim gibi güç turboyla beraber gelir ve yakıt tüketimini yükseltir...

blackmacig
20/06/2007, 22:38
harbi tebrik ediyorum emeğine sağlık.

En sonda da değindiğin gibi benzin borusuna takılan bu mıknatıslı aparatlar gercekten işe yarıyor ayrıca bazılarının odtü onaylı garantisi var.yakıtın tam yanmasını sağıyor doğal olarakta yakıt tasarrufu sağlıyor.

Ziyaretçi047
20/06/2007, 22:48
Arkadaşım sorunla ilgili bir yazım zaten bulunmakta. Dualogic lerle ilgili sorun yaşayan arkadaşlara birkaç tavsiyede bulunmuştum. O yazımı bulursan okuyabilirsin. Ben de bulursam yollarım. Dualogic diye aratırsan bulabilirsin.

dejavu
21/06/2007, 10:19
@cihan kardeş
ewet şimdi anlaştık...
bahsettiğin devirlerde motor az yakar ve motorunda ömrü büyük olasılıkla kısalacaktır... motorun ömründe kaybedicez fakat dediğin gibi yakıttan kazanıcaz... aslında ikimizde aynı şeyleri söylüyoruz.. sen başka türlü tutuyorsun ben başka türlü tutuyorum.. ama ikimizinde anlatmaya çalıştığı şey aynı senin anlıcan...
kardeş sana tek bişey sorucam...???
sorumdan öncede küçük bir hatırlatma yapıcam.. ben haytımda 1000 saat araba kullanmışsam.. bunu 999 saati diesel arabadır.. ben benzinli araba kullanmadım.. kullanmayıda hiç sevmem....
sorum şu..?
ikinci el bir diesel araba alınırken ilk önce neyine bakılır.?
bana bu sorunun cevabını verirsen sevinirim...?
bu bahsettiklerim benzinli arabalar için geçerli değil benzinli arabalarda düşük devirler motora pek zarar vermez.. (ben öğle biliyorum. benzinli kullanmadığı içi pek bilmem.)
kardeş bu yazdıklarımı sana karşıymışım gibi, yada seni kışkırtıyormuşum gibi algılama benimkiler kişisel bir görüş.. yanlış veya doğru herneyse.. isteyen katılır.. isteyen katılmaz bunada saygı duyarım.. teşekkürler...

the_Algn
21/06/2007, 10:41
Cihanın yazısı ilginç olmuş Bahsi geçen 1.3 Multijeti 75Hp yi bende biraz kullandım ve Turbo öncesi araç çok hantal o aracı turbo deviri altında kullanmak insanı verem eder. Ayrıca motor ömrünün kısalacağı tahminnide ve uyarısında bulunmuşsun ama hiç kimse 200.000km aracı bu şekilde kullanıp alın bakın motor ömrü kısaldı ispatını yapamaz. Bence bu kadar düşük devirler kurum sorunu v.s gibi sorunlar çıkarabilir,,, yani " birşey olmaz sadece motor ömrüm 250.000 den 150.000 e düşer diye beklerken tak diye başka biryerden arıza ile karşılaşırsanız şaşırmayın. Bence o aracın ideali 2000 devir ve üstüdür. Size şunu söyleyim. Sabit hızda her araç az yakar illa deviri 1500 gibi altlara çekmenize gerek yok...2500 devirde de üst vites sabit gitsen az yakar yada 3000 devir de sabit gitsende az yakar. Mesele motora yeterli gazı vermek ve gizli akselerasyona sokmamak aracı...

Ziyaretçi047
21/06/2007, 12:38
Motoru sürekli düşük devirde sürmek araca beklediğiniz kadar büyük zarar vermez. Çok çok biraz kurum yapar ileriki zamanlarda, bu da motoru öldürmez. Ataklığından felan yitirir araba bir de yakıtı artabilir. Motora zarar vermek istiyorsanız düşük devirde değil sürekli yüksek devirde sürün bakalım. İşte asıl o zarar verir motora. Paso 5000 de atın vitesi. Ömür nasıl kısalıyormuş o zaman anlarsınız. Ali'nin dediği doğru. Bir dizel motor benzinliyle kıyaslanacak olursa turbo devrede değilken tabi ki hantaldır. Zaten dizel motorun amacı hız yapmak değil işi yapabilmektir. Ben dizel motorla 1500 devirde çok rahat yolculuk yapıyorum. Siz benzinli arabayla 1500 devirde sürün bakalım sürebilecek misiniz? Arabanın hırlamasına titremesine ne kadar dayanacaksınız. İşte bu da dizelin farkı. Düşük devirde yüksek tork. Ben vites küçültmeden yokuş tırmanabilirim ama benzinli yokuşa gelince el mahkum vites küçültecek. Ben yokuş çıkarken gazı köklediğimde araba benzinliye göre çok daha rahat hızlanacaktır. Hepsini deneyebilirsiniz.
Gelelim 2. el dizel alırken dikkat edilecek noktaya. Bence bunun özel bir cevabı yok. 2. el araba alırken ne olursa olsun çarpığına devriğine kazasına boyasına bakımına bakılır. Dizel benzin diye ayırmaya gerek yok. Zaten önceki adam o arabayı nasıl kullanmış anlamanız çok zor. Tüm aktarma organlarını ve motoru söküp bakmanız lazım. O yüzden binersin arabaya ataklığını kontrol edersin motor sesini kontrol edersin az çok bişeler anlarsın. Aracın iç ve dış temizliği bence daha önemlidir. Bir nokta daha var. Dizel motor benzinliye göre daha hassastır. Bakımını eksik edersen motorun alacağı zarar daha fazla olur fakat bakımını düzgün yapar isen bir dizel motor benzinliden çok daha uzun ömürlüdür. Örneğin günümüzde hala çalışan traktörlere bakabilirsin. Umarım açıklamalarımla yeterince aydınlattım.

ABNEW
21/06/2007, 13:57
Denildiği gibi sürekli düşük devirde kullanmak motorda uzun vadede kurumlanmaya sebebiyet verir.Bu ise performansı düşürür.Bunun önüne geçmek için kaliteli yakıt kullanmak ve motoru arada sırada üst devirlere çıkarmak gerekir...

Ziyaretçi047
21/06/2007, 14:18
Evet. Özellikle dizel motorları yazılarımda da yer verdiğim gibi haftada 1-2 kez bağırtmak iyidir. Abartmamak kaydıyla.

nasrettinhoca
25/07/2007, 18:02
Araçlarda Verimli Yakıt Kullanma
Ülkemizde taşıt sayısı hızla artmaktadır. İstanbul, Ankara, İzmir, Adana gibi büyük şehirlerde kişi başına düşen taşıt sayısı sürekli artmaktadır. İstanbul’da 1000 kişiye düşen taşıt sayısı 200 adettir. A.B.D.’de bu değer 700 taşıt/1000 kişidir. Batı Avrupa Ülkelerinde ise 600 taşıt/1000 kişidir.

Yani Türkiye’de taşıt sayısı artmaya devam edecektir. Taşıt sayısı arttıkça yakıt tüketimi ve trafik yoğunluğundan ileri gelecek karbon monoksit, partikül, hidrokarbon ve azot oksit gibi hava kirleticilerinin emisyonu artacaktır. Yol kapasitesi yeterli değilse taşıtlar birim km.’de daha fazla yakıt tüketirler.

Türkiye’de belli yaşın üzerindeki araçlardan çok daha az vergi alınmaktadır. Oysa taşıt yaşı ilerledikçe tükettiği yakıt miktarı ve egzozdan atılan kirletici miktarı artmaktadır. Çoğu gelişmiş ülkelerde taşıt yaşı ilerledikçe taşıt vergisi aynı kalmaktadır. Eski araçlar için vergi indirimi söz konusu değildir. Türkiye’de de benzer uygulamaya geçilmelidir.

Periyodik araç muayenesi, bakımı, tamiratı ve egzoz ölçümü yapılmayan araçlar daha fazla havayı kirletmektedir. Yeterli bakımı ve onarımı yapılmayan dizel araçlar önemli hava kirliliği kaynaklarından biridir.

Özellikle mazotta bulunan fazla miktardaki kükürt; motorun aşınmasına ve egzozdan daha fazla kirleticinin atılmasına, dolayısıyla atmosferde sülfat partiküllerinin artmasına neden olmaktadır.

Taşıtlarda yakıt tüketimini minimize etmek mümkündür. Trafikten ileri gelen kirletici emisyonunu ve sera gazı miktarını minimize etmek için taşıt kullanırken bazı kuralları öğrenir ve yerine getirirsek; yakıt tüketimini en aza indirebiliriz. Yakıt tüketimini azalttığımız zaman egzozdan atılan kirletici emisyonunu da azaltmış oluruz.

Taşıtlardan atılan kirleticiler hem sağlık ve çevre problemlerine, hem de global ısınmaya katkıda bulunmaktadır. Daha temiz bir çevre için; herkesi sağlıklı ve doğru araç kullanmaya davet ediyoruz. Doğru araç kullanarak yakıta daha az bedel ödemek mümkündür. Hep beraber egzozdan atılan sera gazlarını azaltalım ve iklim değişiklinin önlenmesine katkıda bulunalım.

Fransa, Avusturya ve İsviçre’de her yıl ölümlerin %6’sının hava kirliliğinden olduğunu unutmayınız. İngiltere’de her yıl trafikten ileri gelen hava kirliliğinden yaklaşık olarak 19.000 kişi ölmektedir. Türkiye’de hava kirliliğinin sağlığımız, özellikle çocuklarımız ve yaşlılarımız üzerine etkisini lütfen iyi düşününüz ve gereksiz yere araç kullanmaktan kaçınınız.

Klima
Yaz aylarında güneşte kalan aracı çalıştırmadan önce camları açarak araç içindeki aşırı ısınmış havayı dışarı atınız.

Trafiğin yoğun olduğu yerlerde klimanın devir daim sistemini çalıştırınız.Klimanın devir daim sistemi ile hem kirli havayı içeri almazsınız hem de istediğiniz konfora daha hızlı ulaşırsınız. Yolcu taşıtı içindeki siyah karbon konsantrasyonu 5-90 µg/m3 arasında değiştiğini unutmayınız.

Aracın kliması çalışırken camları kapalı tutunuz. Aracın kliması ile havayı ısıtamazsınız...!

Aracınızın klimasını çalıştırdığınızda her 100 km’de 1.0-2.0 litre extra benzin tüketirsiniz.

Ozon tabakasının delinmesine neden olan CFC’lerin %10’uşehiriçi bölgelerde taşıt klimalarından ileri gelir.

Yakıt
Yaz aylarında özellikle akşam-gece-sabah saatlerinde benzin satın alınız. Soğuk saatlerde benzin satın alarak hem benzin buharlarının atmosfere kaçmasını önlersiniz hem de daha yoğun benzin satın alırsınız. Unutmayınız ki yakıt pompası yakıt hacmini ölçer, yakıt yoğunluğunu ölçmez. Yakıt yoğunluğu arttıkça daha ağır benzin satın almış olursunuz.

Yakıtın tipini ve markasını dikkatli seçiniz. Yakıta solvent karıştıran istasyonlardan benzin satın almayınız. Solventli yakıtlar hem aracınızı bozar hem de havayı kirletir. Kaliteli yakıtlar hemdaha ekonomik hem de araçlar için daha sağlıklıdır.

Benzin buharının depo kapağı üzerine baskısını önlemek için yakıt deposunu ağzına kadar doldurmayınız.

Motorunuzu durdurmadan deponuzu benzinle doldurmayınız.

Yakıt depo kapağı mutlaka sızdırmaz olmalıdır. Depo kapağından benzin buharlaşmamalıdır.

Aracınızda kurşunsuz benzin kullanınız. Süper benzin 0.15 g/litre ve kurşunsuz benzin 0.013 g./litre kurşun içerir. Kurşun sağlık açısından çok zararlı bir maddedir. Süper benzin yerine lütfen katkılı kurşunsuz benzin kullanınız. Böylece egzozdan atılacak kurşun miktarını 11 kat azaltabilirsiniz.

Süper benzin kullanan araçlardan atılan kurşun en fazla 0-6 yaş ile ana rahmindeki çocukları etkilemektedir.

1994 yılından itibaren üretilen tüm yerli ve yabancı benzinli taşıtlar kurşunsuz benzin kullanabilirler.

LPG veya Doğal Gaz temiz yakıttır. Aracınızı LPG veya Doğal Gazlı sisteme lisanslı uzman kurumlarca dönüştürerek hem daha verimli ve ekonomik yakıt tüketimi, hem dedaha temiz çevre elde edebilirsiniz.

Tekerlekler
Lastiklerin hava basınçları yeterli olmalı. Yeterli miktarda basıncı olmayan lastikler çabuk tahrip olur ve ömrü kısalır. Yol tutuşu zayıflar, patlamaya ve yırtılmaya neden olur.

Lastiklerin hava basıncını aracınız soğuk iken kontrol ediniz. Sıcak lastiğin hiçbir zaman havasını almayınız.

Radial lastikler kullanınız. Radial lastikler yakıt tüketimini azaltır.

Lastiklerin hava basınçlarını ayda bir kontrol ettiriniz. Lastiklere üreticinin tavsiye ettiği yeterli hava basıncı verilmelidir. Lastiklerin hava basıncını aracınız soğuduktan üç saat sonra ölçünüz. Lastiklerin hava basıncı yeterli olmayan taşıtlar, %5’a varan fazla yakıt tüketimine neden olur.

Aracınızı yüksek hızda sürmeniz lastiklerin daha hızlı tahribatına neden olur.

Lastiklerin hava basıncı bir birim (1 1bf/in.2 ) düşükse %2 daha fazla yakıt tüketirsiniz.

Bir bar= 14.51 1bf/in.2 eşittir.

Rölanti
Aracınızı 30 saniyeden fazla rölantide çalıştırmayınız. Kış aylarında aracınızı hareket ettirmeden önce motorunuzun ısınması için 1 ila 2 dakika rölantide çalıştırmanız yeterlidir. Bir saatlik rölanti esnasında 3000 gr. sera gazı CO2’i atmosfere atarsınız.

Trafik hariç bir yerde 30 saniyeden fazla kalıyorsanız aracınızı durdurunuz. Gitmeye hazır değilseniz aracınızı çalıştırmayınız. Motorunuzu dururken ısıtmak yerine ölçülü kullanarak yolda ısıtınız. Aracınızı 10 dakika rölantide çalıştırdığınızda 0.17 litre extra yakıt harcarsınız. Rölantide araç hızı sıfır km./saat’dir. 4 silindirli bir taşıt bir saat rölantide çalıştırıldığında 1-1.8 litre benzin tüketir. İstanbul’da seferde olan 1 milyon taşıt hergün 0.5 saat rölantide çalışsa günde 500.000 litre ve yılda 130.000.000 litre extra yakıt tüketirler. Araç Sürme
Şehiriçi bölgelerde ekonomik ve ideal taşıt hızı 25-95 km./saattir. Gaz pedalını devamlı nazikçe kullanınız. Ani kalkışlardan ve duruşlardan kaçınınız. Ani fren yapmaktan kaçınınız. Olması gereken vitesten düşük viteslerde aracı kullanarak %45’e varan daha fazla yakıt tüketimine, motorun yorulmasına ve yıpranmasına neden olursunuz. Motoru yormamak için mümkün olduğunca aracınızı uygun viteste kullanınız.

Aracınızın vitesini nazikçe fakat hızlı olarak değiştiriniz. Aracı ani olarak çalıştırıp hızlandırmak normal seyir esnasındaki değerden %60 daha fazla yakıt tüketimine neden olursunuz.

Aracınızı düz ve sarsıntısız sürünüz. Düz ve sarsıntısız sürme ekonomik yakıt tüketimine neden olur.

Normal seyir esnasında aracınızın camlarını kapalı tutunuz. Açık camlar araç üzerinde dalgalı rüzgar oluşumuna ve taşıt hızının düşmesine neden olur. Açık camlar, 100 km/saat hızda %4 extra yakıt sarfiyatına yol açar.

Ekonomik yakıt tüketimi için aracı yavaş yavaş hızlandırınız ve yavaşlatınız.

95 km./saat hızın üzerinde sürdüğünüz her 8 km/saat için %10 daha fazla benzin tüketirsiniz.

Aracınızı 20 km./saat ve daha düşük hızla sürdüğünüzde %50 daha fazla benzin tüketirsiniz.

Motorunuzu durdurmadan önce vitesi boşa alınız. Aksi durumda atık yakıt atılmasına neden olursunuz.

Aracınızı mümkün mertebe 25 km/saatten düşük, 95 km/saatten yüksek hızda sürmeyiniz. Her iki durumda da hem daha fazla yakıt tüketimine hem de daha fazla kirleticinin atmosfere atılmasına neden olursunuz.

*mpg: benzin tüketimi başına (galon (3.79 lt.)) kat edilen mesafe (mil (1.609 km.)),

mph: Belli zamanda (saat) kat edilen mesafe (mil (1.609 km.))

Verimli Yakıt Tüketimi
Bir taşıtın şehiriçi yollarda verimli yakıt tüketimi en fazla 8 litre/100 km. ve şehirlerarası yollarda en fazla 6 litre/100 km. olmalıdır. Araç satın alırken aracın yaşını ve 100 km de tükettiği yakıt miktarını mutlaka öğreniniz.

Hava filtresi kirli ve tıkalı ise filtre motora hava akışını engeller. Kirli hava filtresi %10 daha fazla yakıt tüketimine neden olur. Hava filtresini temizleyiniz/temizletiniz veya değiştiriniz.

Direk enjeksiyon sistemli taşıt satın alınız. Karbüratör esaslı taşıtlar enjeksiyon sistemli taşıtlara göre %10 daha fazla yakıt tüketirler.

Kirli enjeksiyonlar yakıt tüketimini artırır. Bakımlı ve ayarlı bir motor, yakıtı daha verimli tüketir. Bakımsız araç hem fazla yakıt tüketir hem de havayı kirletir. Yanlış araç kullanarak hem cebini hem de havanızı kirletirsiniz...! Seyahatiniz 5 km.den az ise aracınızı kullanmayınız.Bu mesafede motoru normal çalışma sıcaklığına ulaştırmak mümkün değildir. Böyle durumda toplu taşıma aracını tercih ediniz.

İlk 5 km içinde aracınızı yüksek hızda sürmekten ve aşırı hızlandırmadan kaçınınız. Aracınızın hızını sık sık değiştirmeden belli bir hızda seyrederek daha az yakıtla daha uzun mesafe alabilirsiniz. Trafiğin yoğun olduğu saatlerde dur-kalk olayı sık yaşandığı için hem yakıt tüketimi hem de egzozdan atılan kirletici miktarı artmaktadır. Aracınızda hava/yakıt ayarını ve egzoz ölçümünü süresi içinde yaptırarak daha az yakıtla daha uzun mesafe alabilirsiniz.

Yağ filtreleri temiz olmalı. Eski ve kirli yağ filtreleri motor verimliliğini düşürür ve yıpratır. Düşük verimlilikte çalışan motorlar yakıt verimliliğini düşürür. -15 oC altındaki sıcaklıklar %30’a varan fazla yakıt tüketimine neden olur. Aracınız şehir içinde7 litre/100 km. den çok daha fazla yakıt tüketiyorsa bu araç sizin için ekonomik değildir. Bu aracın işletme maliyeti yüksek demektir. Araç satın alırken şehiriçi bölgelerdeen fazla 7 litre/100 km. kurşunsuz benzin tüketen yerine, 10 litre/100 km. benzin tüketen satın alırsanız;

Yakıta daha fazla para ödersiniz ve daha fazla kirleticiyi atmosfere atarsınız. Yakıtın verimli tüketimini etkileyen en önemli parametrelerden biri de taşıt yaşıdır. Taşıt yaşı arttıkça yakıt tüketimi ve egzozdan atılan kirletici miktarı da artmaktadır. 10 yaşın üzerindeki benzinli taşıtların egzozundan atılan kirletici miktarı 5 yaşın altındaki taşıtlardan atılan kirletici miktarından en az iki kat daha fazladır. 20 yaşın üzerindeki taşıtları mümkünse satın almayınız.

Yakıtı verimli kullanan taşıtların egzozundan daha az kirletici atılır. İşyerleri bünyelerinde çalıştırdıkları araçların yıllık tükettikleri yakıt miktarlarını tespit ederek, bu araçların işletme için verimli olup olmadıklarına karar verilebilir, basit bir hesaplama ile bu bilgileri elde edilebilirler. Yakıt alırken aracın km göstergesindeki km rakamı ve aldığı yakıt miktarı (litre) yıl boyunca not edilmelidir. Böylece bir aracın bir yıl boyunca aldığı mesafe (km) ve tükettiği yakıt miktarı (litre) tespit edilmeli, 100 km. başına tükettiği yakıt miktarı (litre) ve yıllık yakıt maliyeti belirlendikten sonra bu aracın yakıt bakımından çalıştırılmasının ekonomik olup olmadığı belirlenmelidir.

Fazla Yük
Yolculuk esnasında aracınızı fazla yükle yüklemeyiniz. İstiap haddinin üzerindeki her 45 kg. ek yük, %7 ekstra yakıt tüketimine neden olur. Bir araç şehir içi yollarda normalde 7 lt./100 km. benzin tüketiyorsa ve bu araç üzerine ekstra 45 kg. yük konmuşsa, bu durumda 7.5 lt./100 km. benzin tüketirsiniz.

Egzoz
Aracınızın egzozundan beyaz duman çıkıyor ve bu en fazla 5 saniye sürüyorsa motor iyidir. Bu uzun süre devam ediyorsa (10 sn.den fazla) motorda bir problem var demektir.

Egzoz gazı siyahsa hava/yakıt karışımı iyi değil, çok fazla yakıt tüketiliyor ve egzozdan yanmamış hidrokarbon atılıyor demektir. Enjeksiyon sistemini kontrol ettiriniz.

Taşıtların egzozundan atılan taneciklerin boyutu 2.5µm den küçüktür. Bu tanecikler, solunum yolu ile ciğerlere kadar kolayca ulaşabilir. Dolayısıyla trafiğin yoğun olduğu yerlerde camları kapamalı ve klima gerekli ise sadece hava devir daim sistemi çalıştırılmalıdır.

Egzoz gazı mavi renkli ise motor yağ, siyah renkli ise fazla benzin yakıyor demektir.Yani egzozdan hidrokarbon atılır. Hidrokarbon atmosferde duman ve ozon oluşumuna katkıda bulunur.

Gündüz saatlerinde hava sıcaklığı yükseldikçe benzinin buharlaşması da artar. Yakıt doldururken depodan benzin buharlarının kaçması da artar. Benzin buharlarında kanser yapıcı benzen, toluen ve ksilen gibi maddelerin yanında ozon ve duman oluşumuna neden olan maddeler de bulunmaktadır.

Aracınızın sıvılarını ayda bir defa kontrol ediniz veya ettiriniz;


Motor yağının siyah/kahverengi,
Soğutucu/antifirizin sarı/yeşil,
Transmisyon sıvısının pembe/kırmızı,
Fren sıvısı veya benzinin açık
Renkte olmasına dikkat ediniz.

Kaynak: Çevre ve Orman Bakanlığı, Prof. Dr. Mustafa ÖZTÜRK tarafından 2005 yılında yayımlanan belge.

ABNEW
25/07/2007, 18:37
Ahmet güzel bilgiler, teşekkürler uğraşın için...

Er-NnN
25/07/2007, 23:17
bilgiler için çok teşekkürler... :)