Misafir
05/01/2011, 14:29
Siz beni hala anlamadınız!
Ve anlayamayacaksınız çağlarca da.
Hep tutturmuş; 1919 Mayıs'ın 19'u diyorsunuz,
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz.
Mustafa Kemal'i anlamak bu değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Bırakın o altın yaprağı artık,
Bırakın rahat etsin anılarda şehitler.
Siz bana neler yaptınız, ondan haber verin,
Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Bana buluşlar getirin bir daha,
Uygar uluslara eşit, yeni buluşlardan
Kuru söz değil, iş istiyorum sizden anladınız mı?
Uzaya Türk adınıAtatürk kapsülüyle yazdınız mı?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Hala o acılı ağıtlar dudaklarınızda,
Hala oturmuş 10 Kasımlarda bana ağlıyorsunuz,
Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın!
Uluslar fethine çıkıyor uzak dünyaların.
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Beni seviyorsanız ve eğer anlıyorsanız,
Labaratuarlarda sabahlayın, kahvelerde değil.
Bilim ağartsın saçlarınızı, kitaplar ağartsın.
Ancak böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar!
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Demokrasiyi getirmiştim size, özgürlüğü,
Görüyorum ki hala aynı yerdesiniz, hiç ilerlememiş.
Birbirinize düşmüşsünüz halka eğilmek dururken
Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla,
Bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla.
Bu vatan, bu canım vatan sizden çalışmak ister,
Paydos övünmeye, paydos avunmaya, yeter, yeter!
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Halim YAĞCIOĞLU
Masa Takvimimden...
Ve anlayamayacaksınız çağlarca da.
Hep tutturmuş; 1919 Mayıs'ın 19'u diyorsunuz,
Ve eskimiş sözlerle beni övüyor, övüyorsunuz.
Mustafa Kemal'i anlamak bu değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Bırakın o altın yaprağı artık,
Bırakın rahat etsin anılarda şehitler.
Siz bana neler yaptınız, ondan haber verin,
Hakkından gelebildiniz mi yokluğun, sefaletin?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Bana buluşlar getirin bir daha,
Uygar uluslara eşit, yeni buluşlardan
Kuru söz değil, iş istiyorum sizden anladınız mı?
Uzaya Türk adınıAtatürk kapsülüyle yazdınız mı?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Hala o acılı ağıtlar dudaklarınızda,
Hala oturmuş 10 Kasımlarda bana ağlıyorsunuz,
Uyanın artık diyorum, uyanın, uyanın!
Uluslar fethine çıkıyor uzak dünyaların.
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Beni seviyorsanız ve eğer anlıyorsanız,
Labaratuarlarda sabahlayın, kahvelerde değil.
Bilim ağartsın saçlarınızı, kitaplar ağartsın.
Ancak böyle aydınlanır o sonsuz karanlıklar!
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Demokrasiyi getirmiştim size, özgürlüğü,
Görüyorum ki hala aynı yerdesiniz, hiç ilerlememiş.
Birbirinize düşmüşsünüz halka eğilmek dururken
Hani köylerde ışık, hani bolluk, hani kaygısız gülen?
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Arayı kapatmanızı istiyorum uygar uluslarla,
Bilime, sanata varılmaz rezil dalkavuklarla.
Bu vatan, bu canım vatan sizden çalışmak ister,
Paydos övünmeye, paydos avunmaya, yeter, yeter!
Mustafa Kemal'i anlamak yerinde saymak değil,
Mustafa Kemal ülküsü sadece söz değil!
Halim YAĞCIOĞLU
Masa Takvimimden...